Otomotiv sektörü, dijitalleşmenin öncüsü olarak mobilite ve sürdürülebilirlik alanlarında büyük dönüşüm yaşıyor. Subaru Türkiye Genel Müdürü Halil Karagülle, sektördeki dijitalleşme, yapay zeka kullanımı, elektrikli araçlar ve otonom sürüş gibi yeniliklerin Türkiye'de ve dünyada nasıl şekillendiğini anlatıyor.
Karagülle, dijitalleşmenin otomotiv sektöründe yalnızca üretim değil, aynı zamanda satış, satış sonrası hizmetler ve müşteri deneyimi süreçlerinde de köklü değişimlere yol açtığını vurguluyor. "Dijitalleşme, üretimden müşteri hizmetlerine kadar tüm süreçlerde hız ve verimliliği artırarak sektörü dönüştürüyor" diyen Karagülle, yapay zeka ve makine öğrenimi algoritmalarının kullanımının sektörde önemli bir rol oynadığını belirtiyor. Karagülle,"Yapay zeka, kalite kontrol, üretim planlaması ve müşteri hizmetleri gibi alanlarda sektöre önemli katkılar sağlıyor. Ayrıca araçların performansını izlemek ve gelecekteki arızaları tahmin etmek açısından da büyük bir potansiyel taşıyor" diyor.
HİZMET SUNUMU İYİLEŞTİRİLİYOR
Otomotiv üretim süreçlerinin akıllı teknolojilerle donatıldığını dile getiren Karagülle, verilerin yapay zekanın da yardımıyla güvenlik, hizmet sunumunun iyileştirilmesi ve Ar-Ge için kullanılırken üretim tarafında, IoT sensörleri ve büyük veri analizi gibi teknolojilerin üretim verimliliğini artırdığını söylüyor.
KALİTELİ ÜRETİM, DOĞRU KARARLAR VE MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ
Karagülle, "Robot teknolojileri ve yapay zeka ile desteklenen üretim sistemleri sayesinde, hem daha kısa sürede yüksek kaliteli üretim yapabiliyoruz hem de üretim süreçlerindeki büyük veriyi analiz ederek daha iyi kararlar alabiliyoruz" şeklinde konuşuyor. Bu sistemlerin aynı zamanda müşteri deneyimini de iyileştirdiğine dikkat çeken Karagülle, "Satış ve satış sonrası hizmetlerin dijitalleşmesi, müşterilerimize daha kolay ve erişilebilir çözümler sunmamızı sağlıyor. Ayrıca dijital pazarlama ve online satış kanalları da günümüzde önemli bir rol oynuyor" diye bahsediyor.
"OTONOM SÜRÜŞ TEKNOLOJİLERİNE YATIRIM ARTIYOR"
Karagülle, otonom sürüş teknolojilerinin gelecekteki mobilite çözümlerinde kritik bir yer tuttuğunu ifade ederek, "Sürücüsüz araçlar, şehir içi taşımacılık ve lojistikte büyük bir dönüşüm potansiyeline sahip. Araçların dijital ekosistemlerle entegrasyonu, 5G bağlantısı ve kişiselleştirilmiş sürüş deneyimleri, güvenliği ve konforu artırarak sektöre yeni bir boyut kazandırıyor" şeklinde ayrıntı veriyor. Bu dönüşümün Türkiye'de de yakından takip edildiğini belirten Karagülle, otonom sürüş teknolojilerinin yanı sıra elektrikli araçlara olan talebin arttığını söylüyor. Karagülle,"Türkiye'de, otomotiv sektöründe dijitalleşme, elektrifikasyon ve mobilite gibi alanlarda önemli adımlar atıldı ve atılmaya da devam ediliyor. Yerli elektrikli araç projeleri ve üretim süreçlerinin dijitalleşmesi konularında ülkemiz otomotiv sektörünün oldukça iyi bir konumda olduğunu söyleyebiliriz. Ancak, şarj altyapısının genişletilmesi ve sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak için daha fazla yatırım yapılması gerekiyor" diyor. Karagülle, Türkiye'de elektrikli araç altyapısının hâlâ yetersiz olduğunu, bu durumun hem üreticiler hem de kullanıcılar için önemli bir dezavantaj yarattığını aktarıyor.