T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) katkılarıyla hazırlanan 'Asırlık Tariflerle Türk Mutfağı' kitabı, Türk mutfağını tüm dünyaya hakkıyla tanıtmak gibi önemli bir misyonu sırtlayarak okuyucularla buluştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayelerinde hayata geçirilen projeye; Prof. Dr. Mehmet Öz, Prof. Dr. Arif Bilgin, Prof. Dr. Günay Kut, Doç. Dr. Özge Samancı, Dr. Gönül Paksoy gibi alanında uzman isimler rehberlik etti. İleride diğer dillere de çevrilmesi planlanan eser, zengin mutfak kültürümüz hakkında okuyanları heyecanlandıracak bilgi ve tariflerle harmanlanmış. Kitabı, gastronomi meraklılarıyla birlikte tarihe ve mutfak kültürüne ilgi duyan herkes elinden düşürmeden okuyacak. Okuyucular, sağlıklı-geleneksel-atıksız teması merkeze alınarak hazırlanmış eserden faydanarak mutfaklarında kolaylıkla deneyebilecekleri tariflerle eşsiz ziyafetlere imza atabilecek.
SAĞLIKLI BESLENMEYE DAİR İPUÇLARINDAN DAVET SOFRALARINA
Medeniyetlerin kesişme noktası olan Anadolu coğrafyasının renkli mutfak kültürü, gastronomi tarihi için keşfedilmeyi bekleyen bir maden kadar değerli. Tarihimizde önemli yer tutan tariflerden coğrafi işaretli ürünlere, deniz mahsullerinden Türkiye'ye özgü tariflere kadar birçok lezzetli yemeğin reçetesini eserde bulmak mümkün. Anadolu yemek kültürünün bereket ve israf etmemek üzerine kurulduğunu bizlere hatırlatan eser, atıksız yemek hazırlamanın püf noktalarını da okuyucularla paylaşıyor.
FARKLI BESLENME TİPLERİNE UYGUN TARİFLER
İçinde bulunduğumuz salgın şartları, bağışıklığı güçlü tutmanın ve sağlıklı beslenmenin hastalıklardan korunmak için ne kadar kıymetli olduğunu hepimize gösterdi. Kitapta yer alan sağlıklı beslenmeye yönelik uzman görüşleri de bu anlamda ufuk açıcı türden. Glütensiz beslenme, süt içermeyen gıdalar, vegan ve vejetaryen besinlerle hazırlanan farklı beslenme tiplerine uygun özel tarifler, eserin en dikkat çekici bölümleri olarak karşımıza çıkıyor. Anadolu ve Türk mutfak kültürü denilince elbette özel günlerde kurulan sofraları anmamak olmaz. İmece usulüyle hazırlanan ve tabiri caizse bir tek kuş sütünün eksik olduğu mükellef sofralara ait tarifleri görünce bir an evvel kendinizi mutfağa atmak istiyorsunuz.
"GASTRONOMİ TARİHİMİZ, RENKLİ BİR KÜLTÜR MOZAİĞİNİN ÜRÜNÜ"
Kapağından baskı kalitesine, özenle çekilmiş ve seçilmiş fotoğraflarına kadar Türk mutfağını, tüm dünyaya anlatacak eşsiz bir eserin kütüphanelerimizi süsleyeceğini rahatlıkla ifade edebiliriz. Köklü ve geleneksel yapısıyla ön plana çıkan Türk mutfak kültürünü tanıtacak olan eser için davetlilerle bir araya gelen Emine Erdoğan'ın, buluşma sırasında gerçekleştirdiği konuşma da yukarıda belirttiğimiz görüşleri doğrular nitelikte. "Bolluğun ve bereketin coğrafyası Anadolu'yu tanıtmanın en etkili yolu gastronomi. Başka mutfaklarda tek bir ana renk varken, gastronomi tarihimiz geniş bir coğrafi deneyimin ve renkli bir kültür mozaiğinin ürünüdür."
ŞİFA VE AFİYET KAYNAĞI
Tüm dünyada geleneksel mutfakların her geçen gün öneminin arttığı gerçeğinden hareketle, fast food kültürünün dünyayı hasta ettiğini ve kronik hastalıklar yüzünden her yıl milyonlarca insanın hayatını kaybettiğini belirten Emine Erdoğan, eserin sağlıklı beslenme bölümüyle ilgili de yanlış beslenme kültürünü değiştirmek gerektiğinin altını çizdi ve "Aşında tuz ve şeker kadar duygu ve kültür de olan Türk mutfağının, dünyaya ihtiyacı olan bilgeliği sunacağına inanıyorum. Tüketim toplumunun açtığı hasarlara, irfan dolu mutfağımız şifa olsun inşallah" cümleleriyle sözlerini tamamladı. İçinden geçtiğimiz bu olağanüstü şartlarda sağlığımızı korumanın yolu, kadim mutfak bilgisinde mevcut.
Ele aldığımız bu eser, şifa olarak yüzyıllar boyunca sofraları süslemiş tarifleri bir reçete titizliğinde okuyucularla buluşturuyor. Dileriz ki Emine Erdoğan'ın da dile getirdiği gibi asırladır sofralarımızı şenlendiren bu tarifler; şifa ve afiyet kaynağı olurlar.