Yatçılık en az insanlık tarihi kadar köklü bir geçmişe sahip. Yelken ise insanlık için açık denizlerde yolculuk yapmaya imkân sağlayan bir mucizenin adı. Gücünü rüzgârdan alan yelkenler, uzak ülkeler için bir yoldaş olarak anılmıştır. Mısırlılar ile başlayan serüvenin üzerinden geçen uzun yıllara rağmen, ilk günkü saygınlığını her daim muhafaza etmeyi başaran yelkenin ülkemizdeki geçmişi de hayli eski... Bugün ise mavi yolculuk veya mavi turda yaşanan büyük ilgi ve diğer ülkelerden gelen yoğun tekne talebi karşısında Türk yat imalatı altın çağını yaşıyor. Son yıllardaki atılımlar ile ülkemiz gemi ve yat inşa sanayi sektörü de hızla büyüdü.
TÜRKİYE, YAT İMALATINDA DÜNYANIN SAYILI ÜLKELERİNDEN BİRİ
Dünyanın küreselleşmesinde önemli rolü olan denizler, son yıllarda önemi hızla artan deniz turizminin etkisiyle bir cazibe merkezi haline geldi. Metropollerin yarattığı baskı, insanların denizlere açılmasını beraberinde getirdi. Son yıllarda gemi inşaatı sektörünün içinde yer alan yat ve özellikle mega yat imalatında da büyük ilerlemeler kaydedildi. Ağır sanayi olarak nitelenen gemi inşa endüstrisinin yarattığı istihdam ve yan sanayi ile ülke ekonomisine olan katkısı oldukça büyük. Ayrıca yapılan yerli gemi ve yat üretiminin, ülkenin deniz ticaret filosuna da büyük destek sağladığı biliniyor. Mega yat imalatında emek yoğun bir süreç yaşanması, malzemelerin miktarı ve niteliği, bu tür teknelerde yaratılan katma değerin her daim daha büyük olmasına sebep oluyor. Pandemi ile birlikte ülkemizde de koşulların, insanları sosyal mesafeye dikkat eder bir hale getirmesi, bir anda yat taleplerinde büyük bir patlama yaşanmasını beraberinde getirdi. Ülkemiz, yat imalatında dünyanın sayılı ülkeleri arasında yer aldığından dolayı bu sektör giderek yıldızlaşıyor.
PAZAR, 2020 İTİBARİYLE 300 MİLYON DOLARA ULAŞTI
Yatçılık ekonomisi marinalar etrafında gelişir ve bu marinalar her türlü ihtiyaca cevap vermeye çalışır. Mavi tur pazarına olan ilginin artması, pandemi ile birlikte bu pazarın büyüklüğünün 2020 yılı itibariyle 300 milyon dolara ulaşmasıyla neticelendi. Türk turizminin yüzde 20'sinin denizlerde oluştuğu düşünüldüğünde, bu pazarın ileride daha da artacağı anlaşılıyor. Yatçılık, insanların özgür hissetmesini sağlayan ve hoşça vakit geçirmek için yapılan faaliyetlerden biri. Refah düzeyi yükseldikçe yatçılık sektöründe de aynı oranda bir sıçrama göze çarpıyor. Akdeniz Çanağı'nda yer alan Türkiye'de günümüzde binlerce yat bulunmasına rağmen, Artvin-Samandağ arasında sadece 21 bin yat bağlama kapasitesi mevcut. Bu durum, 8 bin 333 km kıyısı olan ülkemiz için artılması gereken bir kapasiteyi gözler önüne seriyor.
TÜRKİYE'NİN GEMİ VE YAT İHRACATI GEÇEN YILIN AYNI DÖNEMİNE KIYASLA YÜZDE 20,4 ARTTI
Ülkemizde 2002 sonu itibariyle 25 marina varken, başarılı denizcilik faaliyetleri ve yatırımlarıyla bu rakam 46'ya ulaşarak yüzde 94'lük bir artış yakalandı. Marina sayısına paralel olarak ülkemiz limanlarına gelen yatların kapasitesinin arttığı görülüyor. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, Türkiye'nin ihracatı, bu yılın ilk 5 ayında geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 20,4 artarak 102 milyar 504 milyon dolar olarak gerçekleşti. Söz konusu dönemde 125 ülkeye, 577 milyon 86 bin dolar değerinde gemi ve yat ihracatı yapıldı. İhracatın Türkiye'nin toplam ihracatı içerisindeki payı ise yüzde 0,6 oldu. Yılın ilk beş ayında Türkiye'nin 26 kentinden gemi ve yat ihraç edilirken, toplam dış satımın 297 milyon 400 bin dolarını İstanbul gerçekleştirdi. Bu rakam, sektörün toplam ihracatının yüzde 52'sine karşılık geldi. İstanbul'un ardından en fazla gemi ve yat ihracatı gerçekleştiren kentler; 204 milyon 955 bin dolarla Yalova, 30 milyon 329 bin dolarla İzmir, 21 milyon 26 bin dolarla Bursa ve 9 milyon 972 bin dolarla Ankara olarak kayıtlara geçti. Sektörün bu dönemde en fazla ihracat gerçekleştirdiği ülke ise Norveç oldu. Norveç'e yılın ilk çeyreğinde 215 milyon 362 bin dolarlık ihracat yapıldı. Norveç'i, 37 milyon 331 bin dolarla Pakistan, 29 milyon 114 bin dolarla Marshall Adaları, 27 milyon 119 bin dolarla Kuveyt ve 24 milyon 704 bin dolarla İrlanda takip etti.
SPOR, İTİCİ GÜÇ OLDU
Yatçılığın ekonomik olduğu kadar spor ile de oldukça yakından bir ilişkisi var. 2020 yılında Cumhurbaşkanlığı himayelerinde İstanbul Açık Deniz Yat Yarış Kulübü tarafından başlatılan Cumhurbaşkanlığı Uluslararası Yat Yarışları, son üç yıldır yat sporuna toplumun her kesimi tarafından ilgi gösterilmesini beraberinde getiriyor. Cumhurbaşkanlığı Uluslararası Yat Yarışı; ülkemizin dünya çapında tanıtımına hizmet etmekle kalmadı, iç kamuoyununda da yatçılığa karşı ilgi ve alakanın uyanmasını beraberinde getirdi. Bu noktadan yola çıkarak dünden bugüne, denizcilik ve yatçılık sektörünün gelişimine yön veren 16 ismi ve gelecek projeksiyonlarını sayfalarımıza taşıdık.