USD

38.0702
0.1%

EUR

43.064
-0.34%

GBP

50.5118
0.8%

ALTIN GR

3952.658
0.66%

BIST 100

9393.79
-0.32%
Prof. Dr. Ömer Bolat

YAZARLAR

1.02.2024 13:43:00

TÜRKİYE'NİN ‘2'NCİ YÜZYILI'NDA HEDEFLER BÜYÜK

Bakanlık olarak küresel gelişmeleri yakından takip edip politika ve önlemlerimizi bu kapsamda ortaya koyuyoruz. Nitekim bu çalışmaların olumlu sonuçları güncel makroekonomik göstergelerimizde de açık ve net bir şekilde kendini göstermekte olup, ihracatımıza da olumlu yansımaları oldu.

2002'de 36.1 milyar dolar olan mal ihracatımız, 2023 sonunda 7 kat artarak 255.8 milyar dolar seviyesine ulaştı ve OVP hedefinin üzerinde gerçekleşti. 2023'te ihracatın ithalatı karşılama oranı 0,8 puan artışla 70,7'ye yükseldi. Dış ticaret açığı ise geçen yıla göre yüzde 3,2 oranında geriledi.

Halihazırda, geçen yılki yüzde 36,9'dan, 2023'te yüzde 40,3'e yükselen orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerin ihracatımızdaki payı ve 1.6 dolar seviyesine çıkan kg ihraç birim değerimiz, Ar-Ge ve inovasyona dayalı bir üretim stratejisi belirleyen Türkiye ekonomisinin ortaya koyduğu yoğun çabaların bir sonucu. 2023'te Türkiye markasını halihazırda 227 farklı lokasyonda, 1.225 farklı çeşit ürünle dünyadaki tüketici ve üreticilerle buluşturduk. Temel hedefimiz daha rekabetçi, daha yüksek katma değer üreten, Ar-Ge, inovasyon ile tasarımı ve markalaşmayı odak noktasına alan, pazar çeşitlendirmesi yüksek bir ihracat yapısı tesis etmek.

11.7 MİLYAR LİRALIK DESTEK SAĞLANDI

Bu yolda, KOBİ'lerimizden başlamak üzere her seviyede ihracatçımıza; ihracata hazırlık aşamasından pazarlamaya, tasarımdan küresel firmalara tedarikçi olmaya, tanıtımdan yurt içi ve yurt dışı fuar katılımlarına, yurt dışı dağıtım kanalları oluşturmaktan küresel marka olmaya kadar ihracatın her aşamasına verilen destekleri yeniledik ve güçlendirdik. 2023'te mal ve hizmet ihracatçılarımıza 11.7 milyar TL tutarında destek sağladık.

Bunun yanı sıra, firmalarımızın küresel finansmana erişim imkanlarını genişletmek, desteklemek ve kolaylaştırmak adına Türk Eximbank ve İGE A.Ş. ile her zamankinden daha yoğun daha kolektif bir şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İhracatçılarımız için kredi ve kefalet sorunlarına çözüm getirme amacıyla kurulan İGE A.Ş. tarafından bugüne kadar 13 binden fazla ihracatçımıza yaklaşık 60.1 milyar TL kefalet sağlanırken, Türk Eximbank aracılığıyla 2023'te 42 milyar dolar destek verildi. Bu adımların yanı sıra, Bakanlığımızın Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ile yürüttüğü ortak çalışmalar neticesinde, reeskont kredilerinin günlük limitini 10 kat artışla 3 milyar TL'ye çıkardık. Yine bu kapsamda, ihracatçılarımıza politika faiz oranı altında reeskont kredisi kullanım imkanı tanıdık.

Ayrıca, net ihracatçı tanımında yatırım malları listesinde sayılan ürünlerin ithalatı kapsamında esnekliğe gidilerek, reeskont kredisine erişimi kolaylaştırıcı bir adım attık. KOBİ'lerde küçük ve orta büyüklükteki işletmeler için kredi kullanım limitlerini yeniden belirledik.

TEKNOLOJİ ÜRÜNLERİ ÖN PLANDA

Ticaret Bakanlığı olarak, ihracat odaklı üreten ve büyüyen Türkiye'de; 'Türkiye Yüzyılı'nda da sürdürülebilir ihracat artışı sağlayarak küresel ihracattaki payımızı artırmak amacıyla, hedef pazar ve hedef sektörlere odaklanmış bir bakış açısıyla; ihracatta katma değerin artırılması, yüksek teknolojili ürünlere doğru uzmanlaşmanın gerçekleştirilmesi ve bu sürecin dijitalleşme, Ar-Ge, inovasyon ve markalaşma faaliyetleri ile desteklenmesine yönelik birçok çalışmayı 2024'te de hayata geçirmeye devam edeceğiz.

Ortaya koymuş olduğumuz tüm bu emeklerin karşılığını 2023'te 255.8 milyar dolar seviyesine ulaşan ihracatımızla ve 2023 yılı üçüncü çeyreğinde dünya ihracatından yüzde 1,06 pay almamızla görüyoruz. Küresel olarak ciddi siyasi ve ekonomik zorlukların yaşandığı bir dönemde artan belirsizliklere rağmen ihracatı artırmaya, katma değer yaratmaya ve marka oluşturmaya devam ediyoruz.

İhracat başta olmak üzere üretim ve sanayi politikalarımızı geliştiriyor ve yüksek katma değerli, ihracata dayalı büyümeyi hedefleyerek ve yenilikçi yaklaşımları benimseyerek ilerliyoruz. 2023'te 90 milyar doları yakalayan orta-yüksek ve yaklaşık 7.4 milyar dolara ulaşan yüksek teknolojili ürün ihracatımızı, Ticaret Bakanlığı olarak her geçen gün kademeli olarak artırmayı hedefliyoruz.

"Günümüzde rekabetçiliği artırarak dünya ticaretinden daha fazla pay alabilmenin yolunun Ar-Ge, inovasyon ve teknolojiye dayalı üretim ile markalaşmadan geçtiğinin bilincindeyiz"

YÜKSELEN DEĞER: SAVUNMA SANAYİSİ

Hepimizin de bildiği üzere Türk savunma sanayisi, son yıllarda büyük bir ivmeyle büyümekte ve yüksek teknoloji ihracatımızda önemli düzeyde pay almaya başladı. Küresel oyuncular arasındaki konumunu ise sahip olduğu dinamizmle güçlendiriyor.

Savunma sanayi sektörümüz, mühendislik alanında yetkin iş gücü ve Ar-Ge faaliyetleri ile katma değeri yüksek iş alanlarının yaratılmasına imkan sağlamakta; yeni teknolojik gelişmeler ile özellikle havacılık, lojistik ve sağlık gibi ilgili sektörlerin büyümesini desteklemekte, mal ve hizmet alımı yoluyla bölge ekonomilerini de kalkındırmakta. Ayrıca savunma sanayi firmaları, mal ve hizmet alımıyla birçok küçük ve orta ölçekli firma için iş imkanı da sağlıyor.

Nitekim, savunma ve havacılık sanayi ihracatımız 2023'te 5.5 milyar dolar seviyesine erişerek tarihimizin en yüksek ihracat düzeyine ulaştı. Savunma ve havacılık sektörümüz kilogram başına ortalama 65 dolar ihracat değeriyle mücevher sektörünün ardından birim ihracat değeri en yüksek ikinci sektör konumunda.

Yüksek teknolojili ve orta yüksek teknolojili ürünlerin yoğun olduğu savunma, havacılık, otomotiv ve elektronik gibi sektörlerde 2023'ü başarıyla tamamladık ve önemli bir ihracat artışı kaydettik. Böylece yüksek teknolojili ve orta yüksek teknolojili ihracatımızın oranı 2022'de yüzde 36.9'dan 2023'te yüzde 40.4'e ulaştı. 2028'de yüksek teknolojili ve orta yüksek teknolojili ürün ihracatımızın oranını yüzde 50'ye çıkarmayı hedefliyor ve Bakanlık olarak bu doğrultuda çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

KÜRESEL TİCARETTE FİYAT BAZLI REKABET BİTİYOR

Ticaret Bakanlığı olarak genelde dış ticaretin, özelde ise ihracatın dayandığı temel motivasyon noktalarını biliyoruz. Dünya ticaretini düzenleyen uluslararası kuralları çok iyi bilen bir kadromuz var. İhracatçılarımızın da önemli bir kısmı, uluslararası ticaretin hangi kurallara dayanarak yapılması gerektiğinin farkındalar. İşte bu bilgi donanımı bizi ihracatta güçlü kılıyor. Üretim çeşitliliği ve ürün kalitesi ihracatın artışı ve uluslararası piyasalardaki rekabet gücü açısından büyük önem arz ediyor. Ülkemiz bugün kritik bir eşikte bulunuyor. Bu eşik, fiyat bazlı rekabetten teknoloji üreten, Ar-Ge'ye ve sürdürülebilirliğe önem veren, inovasyon ve tasarım yapan, markalı ürünlerin ihracatını hedef alan bir sektörel yapıya geçişin eşiğidir. Ülkemizin tasarım konusundaki kapasitesinin ve yeteneklerinin artırılması, inovasyon ve tasarım kültürünün oluşturulması ile üretim çeşitliliği ve ürün kalitesini artırmak bu kapsamdaki hedeflerimizin temel yapısını oluşturuyor. Yaratıcılık kapasitesinin yükselmesi ve bilginin yayılmasının uzun vadede ekonomik büyüme ve kalkınmayı güvence altına alan unsurlar olduğu, edinilen tecrübelerden açıklıkla görülüyor. Gerek Orta Vadeli Program (2024-2026) gerek 12. Kalkınma Planı kapsamında daha üretken ve verimli bir ekonomiye geçiş için ihracatımız kritik önemde. İhracatımız içerisinde de imalat sanayimiz ve özellikle otomotiv, makine, elektronik ve savunma-havacılık gibi orta-yüksek ve yüksek teknoloji ürünlerinin yoğun olduğu sektörler öncü konumda.

DESTEKLER DEVAM EDECEK

Bugün küresel ölçekte ihracatçılarımız dünyanın her köşesine ayak bastığı gibi ihraç ürünlerimizin sayısı da her geçen gün artıyor. Çok farklı nitelikteki ürünler, çok farklı kültürlere ihraç ediliyor. Tedarikçisi olduğumuz pek çok pazarda Türk ürünleri kalite, fiyat ve çeşitlilik bakımından büyük ilgi görüyor.

İhracatımızın daha rekabetçi, hızlı ve güvenilir hale gelmesi için Bakanlık olarak gerekli önlemleri alıyoruz. Bu amaçla güncel gelişmeleri takip ederek ihracatın bütün aşamalarına ve farklı ihtiyaçlara yönelik olarak geliştirdiğimiz destek mekanizmalarımızla firmalarımızın arkasındayız. Her seviyede ihracatçımıza, her sektörümüzü kapsayacak şekilde bütünsel bir bakış açısıyla ihracata hazırlık aşamasından pazarlamaya, tasarımdan küresel firmalara tedarikçi olmaya, tanıtımdan yurt içi ve yurt dışı fuar katılımlarına, yurt dışı dağıtım kanalları oluşturmaktan küresel marka olmaya kadar ihracatın her aşamasına, her adımına verilen desteklerimizi güçlendiriyoruz.

YEŞİL DÖNÜŞÜMDE YOL HARİTALARI HAZIRLANDI

Diğer taraftan, titizlikle takip ettiğimiz bir diğer konu ise yeşil dönüşüm... Önemli ticaret ortağımız olan AB'nin uyguladığı Yeşil Mutabakat sürecinde ve 2021'de yayımlanan Yeşil Mutabakat Eylem Planı (YMEP) çerçevesinde yer alan sınırda karbon mekanizması uygulaması ve ülkemizin taraf olduğu uluslararası düzenlemeler doğrultusunda; ihraç edilen ürünlerimizin karbon ayak izinin azaltılmasını zorunlu kılınmakta ve bu süreçte ihracatçılarımızın yeşil dönüşüm maliyetlerinin azaltılması kapsamında gerekli desteklerin sağlanması noktasındaki çalışmalara ilgili kurumlarca başlanıldı.

Bu itibarla, Bakanlığımız koordinasyonunda ve paydaş kurumlarımızdan temsilcilerin de katılımıyla Yeşil Mutabakat Çalışma Grubu'nu hayata geçirdik. Öncelikli olarak imalat sanayi sektörlerinde düşük karbonlu üretime yönelik yol haritaları hazırlıyoruz. Halihazırda, demir-çelik, alüminyum, çimento ve gübre sektörleri için yol haritası çalışmalarını tamamlanma aşamasına getirdik. Diğer taraftan, ihracatımızda rekabetçiliğimizin sürdürülmesi, küresel değer zincirlerindeki konumumuzun güçlendirilmesi ve doğrudan yatırımlardan aldığımız payın artırılması için vakit kaybetmeden çalışmalarımızı başlattık.

Bu çerçevede, firmalarımızın uluslararası rekabet gücünün artırılmasını teminen, ihracatçı firmalarımıza pazara girişte avantaj sağlayan ve yeşil dönüşüm sürecinde ihtiyaç duyabilecekleri Ecocert, Ecolabel, EPA, Lead, Leather Working Group, SRCC, Bluesign, Fairtrade ve Globalgap gibi belgelere yönelik belge/sertifika giderlerini 'Pazara Giriş Belgeleri Desteği' kapsamında destekliyoruz.

Bunun yanı sıra, TURQUALITY/Marka desteklerimiz bünyesinde firmaların sürdürülebilirliğine ilişkin satın alacakları danışmanlık giderleri de yer almaktadır. Bahse konu giderler içerisinde yer alan 'Karbonsuzlaşma Yol Haritası' ve 'Karbon Ayak İzi Hesaplanması' gibi kalemleri de etkin bir şekilde destekliyoruz. Diğer taraftan, Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında sürdürülebilir ve döngüsel ekonomiye uyum sürecinde Bakanlığımızca mevzuat çalışmaları da yakından takip edilmekte olup, başta KOBİ'ler olmak üzere tüm firmalarımızın kaynak, süreç ve enerji verimliliği, dijitalleşme gibi konularda ihtiyaç duyabilecekleri farkındalık, yol haritasının belirlenmesi, yöntem ve hedeflerin belirlenmesi, ihtiyaç analizi konularında kapsamlı bir danışmanlık destek paketi üzerinde çalışıyoruz.

DİĞER YAZILARI