USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%
Murat  Yeşildere

YAZARLAR

1.12.2022 15:23:00

“LİDER, İTAAT ETMEYİ BİLENDİR”

Wikipedia'ya göre "Lider bulunduğu çevreye yarar sağlayan, süregelen gelenekte köklü değişiklikler yapan ve çevreyi yönetmek için sorumluluğu; sezgi, zeka ve bilgiye dayalı karar ve uygulamalarla taşıyan kişiye" denirmiş. Biraz kelime anlamından da yola çıkarak liderin önder, önde giden, yol açan kişi olarak da algılandığı bir çevrede yaşıyoruz. Ama ben Seneca'nın bir sözü ile bu tanımı biraz esneteyim; "Lider itaat edendir." Yani lider; farklı fikirlerin, çözümlerin, olasılıkların da bulunduğunu bilen, kabul eden, ikna olarak bunların arkasından da gidebilendir. Lider hata yaptığını kabul edebilen, bunu itiraf edip, doğru yolu seçebilendir.

LİDERLİK REFLEKSLERİ

Bir an olsun arkanıza yaslanıp çevrenizde, hayatın çok farklı alanında gözlemlediğiniz 'lider'leri ve onların reflekslerini hatırlamaya çalışın. Yukarıdaki tanımı ne kadar sık görüyorsunuz? Tanıma ve reflekslere aşina olmayı bırakın. Kendisine ve fikirlerine aşık olan, seçtiği yolu inatla bırakmamak konusunda tutkulu, öğrenmeye kendini neredeyse tamamen kapatmış bir lider profili ile karşı karşıyayız. Bu konu da sadece Türkiye'nin değil, dünyanın da gündeminde. Hatta biraz daha ileri gidersek, adı paylaşımcı demokrasi de olsa birçok ülkede, kurumda, 'otokratik' liderlik refleksleri gösteren yöneticilerin seçim ya da atama yolu ile artarak daha fazla gündemi işgal ettiğine şahit oluyoruz.

MERAKLI VE GELİŞİME AÇIK OLUNMALI

Bu gelişimin sebeplerini derinlemesine araştırmak ve tartışmaktan ziyade otokratik liderlerin yeni dönemde, VUCA dünyasında giderek zorlanacağını ve daha da önemlisi 'hükmettikleri' alanlardaki insanların da hayatlarını zorlaştıracağının altını çizeyim. Değişen beklentiler, renklenen ve sayıları artan paydaşlar ama belki de en önemlisi, 'doğru' diye tanımlanan fikirlerin, çözümlerin anlık olarak değişmesi, yeni dönemde liderlerin de aynı açıklık ve çeviklikte olmasını zorunluluk haline getiriyor. Bu sebeple de yeni dönemde liderlerin, meraklı olmaları ve öğrendiklerinden kendileri ve çevreleri için gelişme fırsatları yaratabilmeleri kritik önem taşıyacak. Liderlerin hem kendi kişisel yetkinlik kapasitelerini zorlamaları ve artırmaları hem de farklı çevresel şartlara daha kolay adapte olabilmek için sabit bakış açısından sıyrılarak olasılıkları, fırsatları daha gönülden takip edip, değerlendirmeleri gerekecek. Kuşkusuz, bunu yapabilecek liderler ya da bu kişisel dönüşümü gerçekleştirebilecek liderlerin özfarkındalıklarının yüksek olması ön şart.

LİDERLERİN SORUMLULUKLARI ARTIYOR

Mensubu olduğum Egon Zehnder danışmanlık firmasının geçen yıl tamamladığı küresel CEO Anketi'nin sonuçları, katılan yaklaşık 1000 yöneticiden %80'inin, değişimin kendilerinden başlamasını itiraf ettiğini gösteriyor. Aynı anketin Covid-19 salgını öncesinde yapılan versiyonunda bu kabul, katılımcıların üçte biri civarındaydı. İş dünyasındaki kurumsal liderlerin hem kendilerine verilen sorumluluk hem de kendilerinin yol haritası ile ilgili farkındalıklarının arttığını görmek umut verici. Peki ya hayatın diğer alanlarındaki liderler?

Liderlerin hem kendi kişisel yetkinlik kapasitelerini zorlamaları ve artırmaları hem de farklı çevresel şartlara daha kolay adapte olabilmek için sabit bakış açısından sıyrılarak olasılık ve fırsatları değerlendirmeleri gerekecek.
DİĞER YAZILARI