USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%
Mehmet Ali Tombalak

YAZARLAR

1.01.2025 10:36:00

YAPAY ZEKA SEKTÖRLERDE NASIL KONUMLANACAK?

Her yıl yayınladığımız TÜBİSAD Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü 2023 Raporuna göre, 2017 yılında 15 milyar dolar olarak gerçekleşen global yapay zeka pazarının yıllık bileşik büyüme oranı (YBBO) yüzde 40 seviyesinde hızlanarak 2028 yılında 998 milyar dolara ulaşması bekleniyor. 2021 yılında 94 milyar dolar büyüklüğünde olan yapay zeka pazarının, 2027 yılında 734 milyar dolara ve 2028 yılında 998 milyar dolara ulaşacağı öngörülüyor.

Türkiye'de ise İstanbul Kalkınma Ajansınca (İSTKA) hazırlanan 'İstanbul'da Yapay Zeka Teknolojileri Ekosistemi 2024: Mevcut Durum ve Beklentiler Raporu'na göre Türkiye'deki yapay zeka pazarının büyüklüğü ise bu yıl itibarıyla 600 milyon doları aşıyor. İstanbul'un pazardan aldığı pay yüzde 80'i geçti.

HİZMET SEKTÖRÜNDE KATMA DEĞER %70'E ULAŞACAK

Yapay zeka, bilgi ve finans sektörlerinden başlayarak, hizmet sektörlerinin tamamında katma değerini artırabilir. 2024 yılında yapılan bir çalışmaya göre, bu katma değeri 10 yıllık dönem için değerlendirdiğimizde: Bilgi ve finans sektörlerinde yüzde 8'lik bir katma değer yaratırken, kamu sektöründe tahmini yüzde 7 oranında katma değer yaratma potansiyeliyle birlikte toplam hizmet sektöründe yaklaşık yüzde 70 oranında katma değer sağlayacağı öngörülüyor. Bunun yanında kamu yönetimi, eğitim ve sağlık, işletme hizmetleri ve gayrimenkul, perakende, turizm ve ulaşım gibi temel sektörler, imalat ve inşaat gibi tüm sektörleri zaman içinde artan oranda etkileyecektir.

Yapay zeka günümüzde sağlık hizmetleri, otomotiv, finansal hizmetler, perakende ve tüketici, iletişim, eğlence, üretim, enerji, taşımacılık ve lojistik sektörlerinde çok etkin kullanılmaya başlandı ve önümüzdeki süreçte ivmelenerek devam edecek. Finans sektöründe yapay zeka entegrasyonu artıyor. Araştırmacılar, özellikle veri analizini kolaylaştırabilecek, güvenebilecekleri tutarlı olan yapay zeka çözümleri arıyor. Çoğu alanda ise yetkin uzman eksikliği bulunuyor. Yapay zeka teknolojilerine hakim, doğru entegrasyonunu sağlayabilecek çalışan veya ortaklar aranıyor.

GİRİŞİMCİLERİN İŞİ KOLAYLAŞIYOR

Yapay zeka teknolojisini sadece yatırımcı sunumlarına koymak için değil, gerçekten kullanıp fark yaratma girişiminde olanlar aklımıza gelecek her sektörü baştan yaratma potansiyeline sahip. Dolayısıyla tüm alanlarda sayısız fırsat olan bir dönemdeyiz. Yapay zeka teknolojilerinin girişimcilik alanındaki faydalarına bakacak olursak, iş dünyasının geleceğini şekillendiren en önemli teknolojik güçlerden biri olarak öne çıkıyor. Bu dönüşümcü teknoloji, sadece iş süreçlerini hızlandırmakla kalmıyor, aynı zamanda karar verme, müşteri hizmetleri, operasyonel verimlilik ve pazarlama gibi birçok alanda yenilikçi çözümler sunuyor.

BİLİNÇLİ KARAR ALMAYA YARDIM EDİYOR

Bu teknoloji, girişimcilere sadece veri toplamakla beraber, aynı zamanda bu verileri anlamlı içgörülere dönüştürme kapasitesine de sahip. Dolayısıyla girişimcilerin daha bilinçli ve etkili kararlar almasına olanak tanıyabilir. Örneğin, bir e-ticaret platformu, yapay zeka algoritmalarını kullanarak müşteri satın alma eğilimlerini analiz edebilir ve bu verileri stok yönetimi için kullanabilir. Müşteri memnuniyeti noktasında da her iş modelinin kalbi olarak öne çıkan yapay zeka bu alanda da devrim yaratıyor. Müşteri hizmetlerinin önemli olduğu üretim ve perakende gibi sektörlerde yapay zeka destekli müşteri hizmetleri, 7/24 hizmetin sağlanmasına ve taleplerin hızla önceliklendirilip doğru yerlere yönlendirilmesine katkı sağlayabilir. Sohbet robotları ve kişiselleştirilmiş öneri sistemleri sayesinde, müşterilere daha hızlı ve etkili bir hizmet sunar. Bu da müşteri sadakatini artırırken, markanın itibarını da güçlendirmelerini sağlayabilir. Dijital para veya varlık transferinin bulunduğu her noktada yapay zeka destekli sistemler, dolandırıcılık, işlem hatası, şüpheli işlemler gibi durumlarda hızlıca uyarı verebilir.

OPERASYONEL MALİYETLERİ AZALTIYOR

Yapay zeka ayrıca rutin ve tekrar eden görevleri otomatize ederek, girişimcilere zaman kazandırıyor. Bu, özellikle girişimciler için birden fazla görev arasında denge kurarken büyük bir avantaj sağlıyor. Örneğin, yapay zeka destekli bir fatura işleme sistemi, girişimcinin finansal kayıtlarını hızlı ve hatasız bir şekilde yönetmesine yardımcı olabilir.

Öte yandan yapay zeka, iş süreçlerini sadece hızlandırmakla kalmıyor, aynı zamanda daha etkin çözümler sunuyor. Örneğin, bir lojistik şirketi, en uygun taşıma yollarını ve zamanlamaları belirlemek için yapay zeka algoritmalarını kullanabilir, bu da operasyonel maliyetleri önemli ölçüde azaltır.

Ayrıca yapay zeka, tüketici davranışlarını derinlemesine analiz ederek, pazarlama stratejilerini kişiselleştirmeye olanak tanıyor. Böylece, girişimcilerin doğru kitleye ulaşmasını sağlayarak dönüşüm oranlarını artırıyor.

Yapay zeka destekli ticaret, insanların aynı sürede işleyemeyeceği miktarda pazar verisini analiz ederek daha veriye dayalı kararlar alınmasına, gelişmiş kişiselleştirmeye ve dijital eylem alınması gerektiğinde üstün hıza imkan sağlıyor. Risk yönetim modelleri, hangi sektörde olursa olsun bir şirketin daha kararları daha bilgili ve sağlıklı bir şekilde almasını destekleyebiliyor.

SEKTÖRÜNÜZDEKİ DEĞİŞİME AYAK UYDURUN

Her sektörün girdileri ve çıktılarının arasındaki denge çok önemlidir. Yapay zeka ve 5G gibi teknolojileri doğru kullanan şirketler, bütün operasyonlarını kapsayan bir dijital görünüm oluşturmakla beraber bu verileri analiz edebilir, optimizasyon önerileri alabilir, operasyonel verimliliği artırabilir. Bu aynı zamanda enerji sektöründe kazanımlara da dönüşerek bütün sektörler için faydalı bir dönüşümün parçası olabilir. Yapay zeka, esasında her sektöre benzer bir kabiliyet sunuyor. Yapay zekanın sunduğu fırsat, özünde verilerin tek yerde ve daha işlenebilir bir şekilde toplanması; bu devasa veri kümelerinin doğru bir şekilde işleme alınması ve çıktı olarak akılcı öngörüler, hızlandırılmış prosedürler ve iş akışına dönüşmesidir. Birçok sektörde büyük potansiyel taşıyan yapay zekanın, önümüzdeki 10 yıl içinde elinin değmediği hiçbir teknoloji çıktısı, dijital ürün, karar mekanizmasının kalmaması kuvvetle muhtemel.