Hayat için en temel unsurlardan biri olan su, dünya yüzeyinin yüzde 71'ini kaplıyor. Ancak bu miktarın sadece yüzde 2,5'i içilebilir niteliğe sahip. Su tüketimi çok hızlı bir şekilde artarken; dünyada çevre kirliliği ve sanayileşmeden dolayı temiz su kaynakları hızla azalıyor. Yıllık su tüketimi 58.4 milyar metreküp olan Türkiye'de, bu suyun 45 milyar metreküpü yani yüzde 77'si tarımsal sulama amacıyla kullanılıyor. Bu kapsamda nüfusu hızla artan ülkemizde tarım sektörünün en temel ihtiyacı olan sulama projelerine öncelik verilmesi gerekiyor. Artan nüfusla birlikte ülkemizde kişi başına düşen kullanılabilir yıllık su miktarı 2000 yılında 1.652 m3 iken bu değer 2021'de 1.323 m3'e kadar geriledi. Bu rakamın 2030 yılında yaklaşık 1.100 m3'e düşeceği öngörülüyor. Ayrıca 2000 yılı itibariyle takriben yıllık 5 milyar m3 olan içme-kullanma suyu ihtiyacının 2030 yılında 18 milyar m3'e ulaşacağı tahmin ediliyor. 1990'lı yıllardan itibaren Türkiye'de de gelişen boru teknolojisi ile su tasarrufu sağlayan, su kaynaklarını optimum seviyede kullanımına imkan veren orta ve yüksek basınçlı boru şebekelerin inşaatına başlanıldı. Bu çerçevede modern (kapalı) sulama sistemi kullanım oranlarının 2023 yılına kadar artırılması hedefleniyor.
ATILMASI GEREKEN ADIMLAR
Damla sulama sistemleri ve akıllı pompa teknolojileri, tarımsal üretim ve verimliliği artıran teknolojiler olarak öne çıkıyor. Pompa sektörünün öncü markalarından Masdaf'ın satış müdürü Cem Hanedanoğlu, tarımsal sulamada hem enerji ve su kaynaklarından hem de işletme ve sistem arızalarından kaynaklanan maliyetlerinden tasarruf sağlayacak mühendislik hesaplamalarını ve ileri teknoloji pompa çözümlerini Platin okuyucuları için paylaştı. Tüm mühendislik hesaplamaları dikkate alınarak yapılan pompa sistem seçiminin çiftçinin hem enerji ve su kaynaklarından hem de işletme ve sistem arızalarından kaynaklanan maliyetlerinden tasarruf etmesini sağladığına dikkat çeken Hanedanoğlu, "Türkiye'de tüketilebilir yeraltı su potansiyelinin yaklaşık yüzde 75'i tarımsal sulama amacıyla kullanılıyor. Sulama amacıyla kullanılan 450'ye yakın derin kuyu kaynaklarıyla da 1.316.794 ha alan yani toplam sulanan alanın yaklaşık yüzde 26'sı sulanıyor. Tarımsal sulamanın 'yeraltı suları' ile yapılabilmesi için de derin kuyu pompaları kullanılıyor. Yeraltı sularının zeminden veya su hattından çekilebilmesi için çiftçilere, 'BRX serisi Derinkuyu Pompaları' öneriyoruz" yorumunda bulunuyor. Hanedanoğlu, "İşletmede de kolaylık ve konfor sağlayan derinkuyu pompaları, bakım gerektirmiyor, su altında çalıştığı için gürültü ve titreşime neden olmuyor ve böylece rahat bir çalışma ortamı sunuyor. Pompa ve motor müdahale edilemeyen koşullarda olduğu için sistem, insan kaynaklı hatalara maruz kalmıyor" diyor.
VERİMLİLİK VE ENERJİ TASARRUFU
Tarımsal sulamada doğru pompa seçimi ile birim alanda maksimum verimlilik ve yüzde 20 ila 25 oranlarında enerji tasarrufu sağlanabileceğini belirten Cem Hanedanoğlu, sözlerine şöyle devam ediyor: "Tarım alanlarında verimli sulama için yüksek miktarda suya ve yüksek debiye ihtiyaç duyuluyor. Pompa sistemleri ile suyun doğru bir şekilde basınçlandırılması için sistem seçimi yapılırken; pompalanacak suyun sıcaklığına, özgül ağırlığına, temizliğine, pompaj debisine, sistemin geometrisine dikkat edilmesi gerekiyor. Ayrıca; su kaynağına erişilebilirlik durumu, emme koşulları ve tesisin kurulacağı yer de sistem seçimi yapılırken göz önünde bulundurulması gereken hususlar arasında yer alıyor. Bu noktada öncelikli kriterimiz, tarım alanlarının su kaynağına olan mesafesi oluyor."
(MASDAF Satış Müdürü Cem Hanedanoğlu)BASINÇLI SULAMA SANAYİCİLERİ DERNEĞİ'NİN (BASUSAD) ÖNERİLERİ
01- Dijital tarım ve akıllı sulamaya geçilmesi, topraktaki nem seviyesine göre sulama yapan sistemlerin hibelerle desteklenmesi önem taşıyor.
02- Açık kanal sulama şebekeleri toplulaştırma ile kapalı sisteme dönüştürülmeli, devlet tarafından sadece basınçlı sulama sistemleri desteklenmeli.
03- Çeltik ve şekerpancarı gibi çok su tüketen ürünlerde ve damla sulama ve özellikle toprak altı damla sulama sistemlerinde yüzde 75 özel hibe uygulanmalı.
04- Enerji maliyetlerinin (güneş enerjisi desteklenmeli) düşürülmesine yönelik tedbirler alınmalı.
05- Sulamada suyu metreküp olarak ölçen su sayaçları kullanımı yaygınlaştırılmalı. Kooperatif bazlı bölgesel üretim planı yapılıp sözleşmeli tarım artırılmalı.
DSİ verilerine göre:
Su kaynaklarından çekilen suyun yüzde 40,8'inin belediyeler, yüzde 36,4'ünün termik santraller, yüzde 12,8'inin imalat sanayi iş yerleri, yüzde 8,6'sının köyler, yüzde 1'inin organize sanayi bölgeleri (OSB) ve yüzde 0,5'inin maden işletmeleri tarafından kullanıldığı gözlemleniyor.