Önceden belirlenen kuralların sonradan çiğnenmesi durumunda uygulanan ‘sıfır tolerans’ yani ‘zero tolerance’ politikası, UEFA’nın Fenerbahçe’yi şike suçlamaları nedeniyle Şampiyonlar Ligi’nden men etmesiyle gündeme oturdu.
İlk olarak yurtdışında, özellikle Amerika’da ağırlıklı olarak da okullarda uygulanmaya başlayan bu politikanın temeli ise uyuşturucu, zorbalık ve seksüel suçları engellemekti. Şimdi ise bazı büyük şirketlerde uygulanıyor. Türkiye’de ise yeterince yaygın değil. Peki, nedir zero tolerance politikası? Zero tolerance daha önce şirket ya da kurum tarafından belirlenen kuralların hiçbir şekilde esnetilmemesi, tamamına uyulması ve tek bir istisnanın bile olmaması durumunda uygulanan politikaya deniliyor. Zero tolerance politikası çerçevesinde belirlenen kurallara uyulmadığı takdirde verilen cezalar tartışılmaksızın uygulanıyor ve hiçbir şekilde tolerans gösterilmiyor. M-GEN Gelecek Planlama Merkezi Kurucu Ortağı Ufuk Tarhan, bu politikanın şirketlerde ve kurumlardaki kullanılışıyla ilgili şunları söylüyor: “Yurtdışında çeşitli türdeki iş anlaşmalarında ve sözleşmelerde ‘zero tolerance’ politikaları en başta yer almaya başladı. Çünkü bir problemin oluştuktan sonraki telafisi, cezalandırılması gereken bir suç ya da ihlal olup olmadığının tartışılması çok daha maliyetli oluyor. Bu sebeple, ‘Baştan uyaralım da ayağınızı ona göre denk alın’ ya da ‘Hata yapacak olursanız baştan bunun suç olduğunu kabul ettiğinizi beyan edin’ şeklinde kullanılıyor. Son yıllarda işçilerin ve çalışanların haklarını koruyan, bu konularda yüksek tazminatlar gündeme getiren ya da itibar kaybına yol açan durumların arttığını hepimiz biliyoruz. Firmalar ise açıkça zarar veren davranışları uyarmaktan dahi korkar hale geldi.
Çalışanlar, hem işini doğru düzgün yapmayıp hem de işyerini ‘Bana mobbing yapılıyor, özel hayatıma müdahale ediliyor, taciz ediliyorum’ şeklinde suçlamaya başladı. Firmalar bir yerde kendilerini korumak, hukuki süreçlerde kendilerini önceden güvenceye almak ve daha da önemlisi kendileri için hayati olan konulara dikkat çekmek için bu şekilde uygulamalara sıcak bakmaya başladılar. En başından neyin nereye kadar yapılabileceğini bilmek çalışan ve firmalar açısından önemli bir öğreti. Onları kabul edip çalışıyorsa belirlenen kurallara uyulması gerekir.”
Devamı Platin'de...