Fiba Grubu'nun 'Yük Olmasın' projesi kapsamında Özyeğin Üniversitesi iş birliğiyle yürüttüğü Bakım Emeği ve Zihinsel İş Yükünün Beyaz Yakalı Çalışanlar Üzerindeki Etkisi Araştırması'nın sonuçları, sivil toplum temsilcilerinin ve akademisyenlerin katıldığı bir toplantıda kamuoyu ile paylaşıldı. Fiba Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Murat Özyeğin, Fiba Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ayşecan Özyeğin Oktay ve Özyeğin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Barış Tan'ın ev sahipliğinde gerçekleşen etkinlikte, araştırmanın öne çıkan sonuçları açıklandı. Rapor sunumunun ardından İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İpek İlkkaracan, TÜSİAD Genel Sekreter Yardımcısı Ceren Aydın Ergün ve AÇEV Kurumsal İşbirlikleri ve Savunu Direktörü Hasan Deniz'in katılımıyla gerçekleşen panelde de çözüm önerileri tartışıldı.
KADINLAR HANELERDEKİ İŞİN 3'TE 2'SİNİ ÜSTLENİYOR
Toplumsal cinsiyet rollerinin günlük hayatta bakım emeği ve zihinsel iş yükünü nasıl etkilediğini ve bunun beyaz yakalı çalışanların kariyerlerine etkisini ölçmek amacıyla hayata geçirilen araştırma, ev içi bakım emeği ve zihinsel iş yükünün bireylerin iş yaşamındaki fırsatlarını sınırladığını ve iş-yaşam dengesi açısından önemli sonuçlar doğurduğunu gösteriyor.
11 şehirde 2 bin 628 beyaz yakalı çalışanla yapılan yüz yüze görüşmeler çerçevesinde şekillenen araştırmaya göre, Türkiye'de beyaz yakalı kadın çalışanlar, hanelerdeki bakım emeğinin yüzde 57'sini, zihinsel iş yükünün ise yüzde 60'ını üstleniyor. Erkeklerde ise bu oran sırasıyla yüzde 33 ve yüzde 35 seviyesinde kalıyor. Ortalamalara bakıldığında ise, hem bakım emeği algılanan skorunda hem de zihinsel iş yükü skorlarında kadınlar hanelerindeki işin 3'te 2'sini üstleniyor.
Kadınların yüzde 41'i ev işlerinde partnerlerinden destek istemediğini belirtiyor. Destek istemekten vazgeçmenin en yaygın nedenleri arasında "Düzenin değişeceğini düşünmüyorum" ve "Tartışma/gerginlik çıkmasından çekiniyorum" gibi gerekçeler öne çıkıyor.
BAKIM EMEĞİ VE ZİHİNSEL İŞ YÜKÜ KADINLAR İÇİN CAM TAVAN ETKİSİ GÖSTERİYOR
Evli ve çocuklu kadınların yaklaşık yüzde 15'i, bakım emeği ve zihinsel iş yükü nedeniyle en az bir kez terfi teklifini reddettiğini belirtiyor. Bir diğer deyişle bakım emeği ve zihinsel iş yükünün adil bölüşülmemesi kadınlar için kariyer ilerlemelerinde bir cam tavan etkisi gösteriyor.
Yine kadınların yüzde 31'i, hayatlarının bir noktasında bakım emeği ve zihinsel iş yükü nedeniyle işinden ayrıldığını belirtirken, bu oran erkeklerde yüzde 18 ile kadınların neredeyse yarısı kadar... Öte yandan katılımcıların yüzde 85'i, bakım emeği ve zihinsel iş yükü odaklı işyeri politikalarının tercihlerine ve motivasyonlarına olumlu katkı sunduğunu ifade ediyor.
"EŞİTLİK SAĞLANMADAN TOPLUMSAL KALKINMA MÜMKÜN DEĞİL"
Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Fiba Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Murat Özyeğin, toplumsal cinsiyet eşitliğinin toplumsal gelişim açısından önemine dikkat çekerek, "Sosyal ve ekonomik kalkınmanın temeli olarak gördüğümüz toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda; kamu, sivil toplum kuruluşları ve özel sektör olarak bir arada ve sürekli eylemde olmalıyız. Kadınların iş gücüne katılımları ve iyi mevkilere gelmeleri, Türkiye'nin geleceğine yön verecek en önemli güçlerden birini teşkil ediyor. Bunun için eğitimde, fırsatlara erişimde, iş gücüne katılımda, yönetimde ve tabi ki görünmeyen bakım emeğinde de eşitlik demeliyiz. Hem bireylerin hem de kurumların, çoğunlukla kadınların üstlendiği sorumlulukların eşit paylaşımı için atabilecekleri adımlar olduğunu düşünüyorum. Bugün açıklanan bulgular, iş dünyasının da bakım emeği ve zihinsel iş yükü konusunda daha kapsayıcı politikalar geliştirmesi gerektiğini teyit ediyor," dedi.
Fiba Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ayşecan Özyeğin Oktay ise mevcut adaletsizliğin çözümünün farkındalıkla mümkün olabileceğine dikkat çekti: "Bakım emeği ve zihinsel iş yükünün adaletsiz dağılımı, kadınların toplumsal ve ekonomik yaşama katılımı açısından sadece Türkiye'de değil dünya genelinde kritik bir sorun. Toplumsal cinsiyet rolleri maalesef hala hayatın içinde hem bakım emeğinin hem de zihinsel iş yükünün nasıl dağıldığını belirliyor, ortak yaşam ve ortak sorumluluğun önündeki en büyük engeli oluşturuyor. Bu sorumlulukları üstlenmek de çoğunlukla kadınlara kalıyor. Eşitlik, ancak bunu hep birlikte dert edindiğimizde, güç birliği yaparak çalıştığımızda varabileceğimiz bir hedef. Fiba Grubu olarak biz de bu konuda farkındalık ve etki yaratacak yeni uygulamalar hayata geçirmeyi amaçlıyoruz."
Araştırma sonuçlarında bazı bulguların önemine vurgu yapan Özyeğin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Barış Tan şunları ifade etti: "Araştırma bulgularının, iş dünyasında ve toplumsal hayatta somut değişikliklere zemin hazırlayacağına inanıyoruz. Toplumsal cinsiyet eşitliği, bugün maalesef pek çok platformda istenilen ve ihtiyaç duyulan düzeyde sağlanabilmiş değil. İş dünyasında ciddi bir farkındalık düzeyine erişilse de konunun taraflarının atmaları gereken daha pek çok adım bulunuyor. Umudumuz, elbette toplumsal cinsiyet eşitliğine hayatın her alanında ivedilikle erişebilmekte... Bunun için sorumluluğu ve etki gücü bulunan herkesi ve tüm kurumları gerçek bir dönüşümün parçası olmaya davet ediyorum."