USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%

Sektörler

03 Mayıs 2024 10:35

1 milyar dolarlık yatırımla dünyada ilk 10'a girecek

Alarko Holding yeni stratejisi kapsamında tarım sektörüne girdi. Holding tarım sektörüne beş yılda 1 milyar dolarlık yatırım yapmayı hedefliyor. Yatırımlar sadece jeotermal seracılık ile sınırlı kalmayacak. Mikro granül gübre ve tohum üretimi için de gerekli yatırımlar yapıldı.

1 milyar dolarlık yatırımla dünyada ilk 10'a girecek

Türk tarım sektörünün çözülmeyi bekleyen pek çok sorunu var. Ancak bu sorunların başında ekilebilir arazilerin miras gibi etkenler nedeniyle küçük parçalara ayrılması yer alıyor. Planlamadan verime varan zincirde büyük kayıplar yaşanmasına neden olan bu durum aynı zamanda özel sektör yatırımlarının da önünü tıkıyor. Ancak gelişen teknolojiler, sürdürülebilirlik esaslı dönüşüm zorunluluğu ve ihracat pazarlarındaki rekabet fırsatları büyük sermaye yapılarının tarıma olan ilgisinin daha da artmasına neden oluyor. Bunun son örneğini Alarko Holding'in tarım stratejisinde görüyoruz. Holding 2030'a kadar yapacağı 1 milyar dolarlık yatırımla tarım branşının ciro içindeki payını yüzde 30'a çıkartmayı hedefliyor. Alarko Holding'in tarım stratejisi sadece jeotermal seracılığı değil, mikro granül gübre üretiminden tohum ıslahına, 'topraktan rafa' uzanan bir zincir anlayışını kapsıyor.

Holding bu stratejisini hayata geçirmek için çoktan harekete geçti bile. Sektörde satın almalar yoluyla derinleştirdiği tarım iş kolunu son bir yılda yeniden yapılandırdı. Şu anda Alarko Tarım Grubu, Alsera (jeotermal seracılık), Greenseed (tohum ve tohum ıslahı), Palmira Agro (mikro granül gübre), Alarko Gıda Sanayi (kurutulmuş meyve) şirketlerinden oluşuyor. Alarko Tarım Grubu Genel Müdürü Melike Koçoğlu Holding'in tarım alanını 2023 itibarıyla stratejik sektör olarak tanımladığını söylüyor. Alarko Holding'in tarım sektöründe büyük hedefleri var. Uygulanan strateji halihazırda tarımda yaşanan teknolojik dönüşümü bir adım daha ileri götürerek büyük sermaye gruplarının iyi bir planla neler yapabileceğinin de önemli bir göstergesi olacak. Melike Koçoğlu ile Alarko Tarım'ın hedeflerini ve stratejilerini konuştuk...

* Alarko Tarım Grubu'nu bize biraz anlatabilir misiniz? Holding ne zaman tarıma yöneldi ve şu anda gelinen nokta nedir?

Alarko Holding, bahsi geçen gelişmelerin ışığında 'tarım' alanını 2023 yılı itibarıyla stratejik sektör olarak tanımladı ve bu yeni iş koluna giriş yaptı. Alarko Tarım Grubu olarak tarım ve gıda alanlarında değer zincirinin tamamında yer almayı, insanlığın yeterli, sağlıklı ve kaliteli gıdaya erişimini sağlamayı ve bunu gerçekleştirirken doğayla uyumlu ve sürdürülebilir bir iş modeli kurgulamayı hedefliyoruz. Modern seracılık esaslarına göre teknolojik ve temiz tarım faaliyeti yürüten Alsera şirketimiz, satın aldığımız ve kendi kurduğumuz seralarla 2023 yılı sonunda ilk hedefimiz olan 500 dönüm seraya ulaştı. Bir yıl gibi kısa sürede Türkiye'nin en büyük jeotermal sera işletmecisi olduk. Bu seralarımızda jeotermal enerjiden faydalanarak ve teknolojiden yüksek destek alarak ürettiğimiz kalıntısız domatesleri, Hollanda, Fransa gibi AB ülkeleri ile Katar, Kuveyt gibi Orta Doğu ülkeleri dahil toplam 18 ülkeye ihraç etmeye başladık. İstanbul Yaş Meyve Sebze İhracatçılar Birliği'nin (İYMSİB) geçen yıl en çok ihracat yapan firmaları ödüllendirdiği 'İhracat Şampiyonları' listesinde ilk 10 firma arasında yer aldık.

* Jeotermal seracılığın yanında tarımın farklı alanlarında da yatırımlarınız var, anlatabilir misiniz?

Elbette, Alarko Tarım Grubu olarak modern seralarımızın yanı sıra tohum, gübre ve gıda olmak üzere dört ana sektördeki üretim yatırımlarıyla, tarım ve gıda alanlarında değer zincirinin tamamında yer alacağız. Hedefimiz; Türkiye'de 3 ilimizde gerçekleştireceğimiz sera yatırımları ile 2028 sonunda 5 bin dönüme ulaşmak. Kazakistan'da da ilave 5 bin dönüm sera alanı ile bu alanda dünyanın ilk 10 şirketinden biri olmayı planlıyoruz. Genseed şirketimizle tohumculuk işimizi büyüterek Türk tarımına kaliteli hibrit tohumlar kazandırmak; Türkiye'nin bu alanda ihtiyacının karşılanmasında önemli rol oynamak istiyoruz. Gübre tarafında katma değerli işlere imza atan, pazarın ihtiyacı olan spesifik ve stratejik ürünleri belirleyerek bu alanlarda yatırımlarını gerçekleştirmiş önemli bir oyuncu olmayı planlıyoruz. Kurutulmuş gıda alanında da sektöründe öncü firma olmak hedefimiz. Kurumsal iş yapış anlayışımız, doğal kaynakları yüksek verimlilikle kullanma ve son teknolojileri hayata geçirme vizyonumuzla bu alanda Türkiye'nin tarım alanındaki kaynaklarını geleceğe taşımayı hedefliyoruz. Ülkemiz ve dünyamız için sağlıklı ve güvenli gıda üretimine odaklanıyoruz.

* Jeotermal enerji teknolojisini Türkiye'de uygulayan en büyük şirketsiniz. Bu alana nasıl yöneldiniz?

Ülkemizin ekolojik ve mikroklima özellikleri bakımından jeotermal seracılık alanında önemli potansiyelleri bulunuyor. Bu şekilde çalışan çok sayıda sera işletmesi de halihazırda mevcut. Ancak burada hem daha çok yerel ve parçalı işletmeler şeklinde bir yapılanma var hem de çevreye etkiler konusunda son teknolojilerin kullanıldığı yaklaşımlara ihtiyaç görülüyor. Gerçekleştirmeye başladığımız planlı üretimle, Alarko Holding'in enerji alanındaki tecrübesini de yanımıza alarak bu alana yeni bir yaklaşım getirmeyi ve ülkemizin rekabet gücünü artırmayı amaçlıyoruz. *Halihazırda neler yapıyorsunuz?

İlk adım olarak jeotermal seracılık faaliyetlerimizi Afyon, Denizli ve Eskişehir olmak üzere üç ana bölgede yürütme kararı aldık. 2024 yılı için hedefimiz Eskişehir'de de inşa edeceğimiz seralarla birlikte toplam üç ilimizdeki sera büyüklüğümüzü 2 bin dönüme ulaştırmak. Jeotermal seracılık alanındaki en yeni ve etkin teknolojileri kullanıyoruz. Seracılık faaliyetlerimizde jeotermal enerjinin kullanımın ardından, jeotermal kaynağı reenjeksiyon yoluyla yer altına geri döndürüyor, olası atık kirliliğinin önüne geçiyor, ekosistem restorasyonuna da katkı sağlıyoruz. Döngüsel ekonomi yaklaşımımızın bir parçası olarak, jeotermal kuyulardan çıkan karbonu serada ve ürün beslenmesinde kullanmayı planlıyoruz. Seranın ısınmasının jeotermal sular ile yapılması neticesinde üretimin iklime bağlı kalmadan sürekli şekilde yapılması sağlanıyor. Fosil yakıt kullanılmaması ve jeotermal suyun tamamen borularda kapalı çevrimde tutulması karbon salımının asgari düzeyde tutulmasına imkan veriyor. Böylece seralarımızda, tamamen yerli enerjiyle, çevresel etkiler en aza indirilmiş şekilde üretim gerçekleştirebiliyoruz.

* 2024 hedefleriniz neler? Orta ve uzun vadeli hedeflerinizden bahsedebilir misiniz?

Tarım sektöründe 360 derecede faaliyet göstereceğimiz sektör yatırımlarımızla ölçek olarak büyük bir yapıya ulaşacağız. Teknolojik sera, mikro granül gübre, tohum ıslahı, kurutulmuş meyve ve sebze gibi farklı alanlarda üretim yatırımlarını hız kesmeden hayata geçireceğiz.

Modern seracılıktan inovatif gübreye, katma değerli tohum üretiminden kurutulmuş gıdaya kadar tarımın hemen her alanında bütüncül ve birbirini tamamlayan bir perspektifle, beş yıl içinde Türkiye'deki yatırımlarımız 500 milyon dolarlık büyüklüğe ulaşacak. Kazakistan'da da beş yıl içerisinde 500 milyon dolarlık bir yatırım hedefimiz var. Beş yıl içinde toplam 1 milyar dolar civarında tarım yatırımını devreye alacağız.

EN ÇOK OKUNANLAR