* Kendinizden, eğitim hayatınızdan ve kariyer yolculuğunuzdan bahsedebilir misiniz?

İstanbul Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü'nden mezun oldum. Kariyerime Migros Türk T.A.Ş.'de Metod Organizasyon ve Planlama Departmanı'nda uzman yardımcılığı pozisyonu ile başladım. Burada; Ar-Ge, planlama, proje yönetim departmanlarında yönetici olarak çalıştım ve pek çok yenilikçi insan kaynakları projesini devreye aldım. 2003 yılında Migros'un yurt dışı operasyonlarından Ramstore'a İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişimden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak atandım. 2008 yılında Türkiye'ye dönerek Koçtaş ve Ford Otosan'da İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim Direktörü olarak kariyerime devam ettim. 2018 yılının Mart ayında Borusan Holding İnsan Kaynakları Grup Başkanı, Kasım 2019'da ise Borusan Holding İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim Grup Başkanı olarak atandım. 1 Ağustos 2022 tarihi itibarıyla sorumluluk alanım genişledi ve Borusan Holding İnsan, İletişim ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanı oldum.

"SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞE GİDEN YOLDA ORTAKLIKLAR OLDUKÇA ÖNEMLİ"

* İnsan, İletişim ve Sürdürülebilirlik Grup Başkanı olarak Borusan Holding'deki çalışmalarınız neler? 2022 yılı sizin için nasıl geçti? 2023 yılı için belirlediğiniz hedefleriniz neler?

Birbirine dokunan, birbiriyle uyum içinde çalışan disiplinleri yönetiyorum. 2022; önemli adımlar attığımız, geleceğimizi şekillendiren projelere başladığımız ve sürdürülebilirlik odağında hedeflerimize yaklaştığımız bir yıl oldu.

Toplumsal cinsiyet eşitliği odak alanlarımızdan bir diğeri ve bu konuda 10 yıldır çalışmalar yürütüyoruz. Borusan Eşitlik Okulu projesini hayata geçirdik. Toptalent kariyer platformu ile yürüttüğümüz projede Borusanlı gönüllü eğitmenler, toplumsal cinsiyet eşitliği odaklı konu başlıklarında eğitim videoları hazırladı. Ayrıca geçtiğimiz yıl, ilk yardımı kapsayan konulardaki eğitimlerle birlikte; psikolojik destek, diyetisyen, egzersiz çalışmaları, uygun çalışma ortamı gibi farklı başlıklardaki destek mekanizmalarına değindiğimiz Grup Ebeveyn Rehberimizi yayınladık.

Sürdürülebilirliğe giden yolda ortaklıklar oldukça önemli. Bu nedenle sorumlu bir anlayışla, tedarikçilerimizin de bizlerle aynı yolda yürümesini sağlayarak küresel ve ulusal ortak amaçlarımıza daha hızlı ulaşacağımıza inanıyorum. Türkiye'de Holdingler nezdinde merkezi olarak sürdürülebilir satın alma yönetiminin yapılması dolayısıyla bir ilk olarak yayınlanacak politikamız, Türkiye'deki diğer şirketlere de bir örnek model oluşturacak. Bunun yanı sıra, toplumsal faydayı gözetme ve sanatın iyileştirici gücüne olan inancımızla, ilk notadan beri destekçisi olduğumuz İKSV İstanbul Müzik Festivali'ne 50'nci yılında ana sponsor olduk ve 2023'te de destek olmaya devam ediyoruz. 2023 yılı için de belirlediğimiz hedefler doğrultusunda insana dokunduğumuz, faydayı gözettiğimiz, sürdürülebilirliği merkezimize aldığımız çalışmalara devam edeceğiz.

* 'İklim, insan ve inovasyon' stratejileri, Borusan için neden önemli? Küresel şirketler ve Türk şirketleri bu alanda nasıl bir ajanda takip etmeli?

Sürdürülebilirliğe kapsayıcı bir bakış açısıyla yaklaşıyoruz. Amacımız gelecek nesillere her anlamda yaşanabilir bir dünya bırakmak. Bunun içinde çevre de var, insan da, eşitlik de, teknoloji ve inovasyon da. Konuyu bu şekilde ele alınca çalışmalar da çok daha bütüncül ve kapsayıcı olmalı. Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları aslında bu konuda bize güzel bir kılavuz da sunuyor. Geliştirilmesi, iyileştirilmesi gereken pek çok başlık var. Bir tanesi için bile fark yaratan çalışmalar yürütmek pek çok kişinin hayatına dokunabilir. Sadece kurumların değil ülkelerin de yakından takip ettiği, geleceğe dair önemli projeksiyonların, iyi örneklerin paylaşıldığı global çapta pek çok etkinlik düzenleniyor. Bu etkinlikleri takip etmek, ilham almak önemli. Geleceğe dair dünyamızla ilgili pek çok uyarı yapılırken adım atmak için son şansımızı kullanıyoruz. Bu nedenle her kurum güçlü olduğu alanı belirleyip bu alanda sürdürülebilirlik odaklı güçlü adımlar atmak için bir an önce harekete geçmeli.

* Borusan Holding, depremzedelere yardım noktasında bugüne kadar nasıl adımlar attı?

Hepimizi derinden yaralayan bu afette sorumlu bireyler ve kurumlar olarak üzerimize düşeni yapmak için Borusan Grubu olarak hızlı bir şekilde aksiyona geçtik:

Arama kurtarma çalışmalarında ve ihtiyaçlara yönelik olarak bölge halkına kullanılması amacıyla ilk etapta AFAD'a 10 milyon TL'lik fon aktarımı gerçekleştirdik.

Okyanus Gönüllü Borusanlılar da afet bölgesinde arama-kurtarma ve sahada diğer destek çalışmalarında görev aldılar.

Afet bölgesinde ihtiyacı olanlara ulaştırılmak üzere, maddi destek sağlamak isteyen Borusanlılar için Borusan Afet Destek Fonu oluşturduk. Fayda sağlama bilinciyle 2 binden fazla çalışanımız 5.6 milyon TL nakdi bağış yaptı.

Şu ana kadar tüm bu destekler 17 yardım aracı ile sevk edildi. Bölgenin ihtiyaçlarının uzun süre devam edeceğinin farkındayız ve desteklerimizi düzenli olarak sürdüreceğiz. Grup şirketlerimizin bölgeye göndermiş olduğu ayni destek yardımı ilk günden bugüne yaklaşık 30 milyon TL oldu.

Borusan Sanat ise mart ayında gerçekleşen BİFO ve Borusan Müzik Evi konser bilet gelirlerinin afet bölgesindeki ihtiyaçlar doğrultusunda kullanacak.

Borusan Grubu ve Borusan Kocabıyık Vakfı olarak önümüzdeki dönemde kullanılmak üzere 200 milyon TL kaynak ayırdık. Orta vade 'yerinde yaşam çözümleri' özelinde ise; kırsal ve şehirlerde yaşam, kültürel mirasın korunması, kültür sanat ve eğitim başlıkları altında yatırımlarımızı kategorize ettik.

Uzaktan / hibrit eğitime katılan depremzede öğrenciler için 'Askıda Ne Var' destek projesi hayata geçirerek donanım, kırtasiye ve online eğitim desteğine 2 milyon TL ayırdık.

Borusan Kocabıyık Vakfı ile Hatay'da kurulacak bir yaşam merkezinde Borusan Hikâye Evi destek programı, sanat atölyeleri gerçekleştirmeyi planlıyoruz.

Geçtiğimiz yıl hayata geçirdiğimiz Borusan Sürdürülebilir Fayda Programımızın ikincisini deprem bölgesi için açacağız.

Depremde aile ve/veya evini kaybetmiş, eğitimine devam etme imkânı kalmayan bin öğrenciye en az 1 yıllık burs desteği sağlayacağız.

"ÇALIŞANLARIMIZIN FİZİKSEL VE PSİKOLOJİK OLARAK İYİ OLMASI YETENEĞİN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ ADINA KİLİT NOKTA"

* İK liderlerinin 2023 ve sonrası için nasıl bir yol haritası izlemesi gerektiğini öngörüyorsunuz?

2023 yılında geldiğimiz noktada insanın iyi olma halinin, esenliğinin öne çıktığını görebiliyoruz. Önceleri biraz daha havada olan bu kavramlar bence artık iyice somutlaştı, daha net anlam kazandı. Çalışanlarımızın hem fiziksel hem psikolojik olarak iyi olması, yeteneğin sürdürülebilir olması için kilit nokta. Kurumların sürdürülebilirliğinin ilk koşulu yeteneklerin sürdürülebilirliği, yani çalışanların iyi olma hali. İnsanı merkeze alan ve insan sayesinde başarıya inanan bir kurum olarak çalışanlarımızın sadece iş hayatlarında değil, bütüncül olarak esenliklerini önemsiyoruz. Bu kadar çok kriz yaşadığımız bir ortamda, bu pandemi olabilir, deprem veya başka felaketler olabilir, önceliğimiz insanı korumak olmalı. Bu nedenle sürdürülebilirlik odak noktalarımızdan en önemlisi insan... İçinde yaşadığımız toplumun iyi olma halini gözeten çalışmalar yapmanın değerli olduğunun bilincindeyiz. Bundan sonra bu değeri veren şirketlerin daha başarılı olacaklarını ve yeteneklerini elde tutacaklarını düşünüyorum.