Kurt'un yeni nesil girişimcilere verdiği ipuçları, girişimcilik ekosisteminde aktif rol oynamak ve inovatif iş modelleri geliştirmek isteyenler için önemli bir rehber niteliği taşıyor.
* Türkiye'de girişimcilik ekosisteminin nasıl bir potansiyele sahip olduğunu düşünüyorsunuz?
Türkiye'de girişimcilik ekosisteminin unsurlarını temelde girişimciler, üniversiteler, destekleyici ve düzenleyici kamu kurum/kuruluşlar, melek yatırımcılar, mentörler, Ar-Ge ve girişimcilik tabanlı vakıflar, kuluçka merkezleri, bu alanda faaliyet gösteren vakıf, dernek, STK'lar, kitle fonlama platformları ve girişimciliğe yönelik fonların fonu gibi yapılar oluşturuyor. Üreten bir ülke olmayı kendine hedefleyen Türkiye'nin, girişimcilik ekosisteminin potansiyeli oldukça yüksek. Devam eden pandemiye rağmen yatırımcıların, ülkemizdeki teknoloji ve dijital hizmetler alanındaki girişimcilerimize olan ilgisi önemli ölçüde artıyor. Özellikle oyun alanında Peak ve Rollic Games'in Amerikalı Zynga tarafından 1.8 milyar dolar ve 168 milyon dolar ile satın alınması sonrasında dijital oyun, SaaS, fintech ve healthtech (sağlık teknolojileri) ön plana çıkan ve Türkiye'yi küresel ligde üst sıralara taşıyan girişim alanları oldu.
OYUN, E-TİCARET VE SAĞLIK TEKNOLOJİLERİNE İLGİ BÜYÜK
* Dünyada ve Türkiye'de girişim ekosistemi açısından bakıldığında daha çok ne tip girişimlerin öne çıktığı gözlemleniyor? Yeni nesil girişimcilik trendleri hangi sektörler kapsamında şekillenecek?
Artık 'dijital çağ' olarak adlandırabileceğimiz bir dönemi yaşıyoruz. Üretilen ürünlerden sunulan hizmetlere kadar dijitalleşme, her alanda önümüze çıkıyor. Akıllı saatlerden robot süpürgelere, QR kodlu menülerden temassız veya QR kodlu ödemelere veya online laboratuvar sonuçlarına erişimden tutun da online eğitimlere varana kadar yaşamımızda bize eşlik eden her alanda dijitalleşmenin izlerini görebilmek mümkün. Özellikle son dönemde oyun, e-ticaret, sağlık teknolojileri ve yardımcı ekipmanlarına yönelik alanlarda yer alan girişimler hızla büyüdü, piyasaya bu alanlarda yeni birçok oyuncu girdi. Dolayısıyla lokomotif diyebileceğimiz bu ana eksenler ve bu eksenleri besleyecek ya da bunların tedarikçisi konumundaki sektörler ilgi odağı olmayı sürdürecek. Türkiye'de de dünyanın diğer ülkelerinde de olduğu gibi elektronik ticaret, oyun ve buna ilave olarak sağlık teknolojileri ve yardımcı tıbbi malzeme ve ekipman üretiminin ön planda olduğu gözlemleniyor. Ayrıca bu sektörlere kargo/lojistik hizmetleri ve sanal hastane/danışmanlık hizmetlerini de ekleyebiliriz.
* Türkiye'deki girişimciler sizce en çok hangi konularda hata yapıyor?
Girişimcilerimizin kendilerini güvende hissettikleri yani yetkin oldukları alanlarda girişimde bulunmalarını önemsiyoruz. Yetkin oldukları alanda yeterli sermayeye sahip olmaları da çok önemli. Borçlanarak başlangıç yapmalarını tavsiye etmiyoruz. Yeterli araştırma ve fizibilite yaparak kararlarını vermeliler. Devletimizin bu alanda verdiği teşvik ve destekleri iyi incelesinler. Profesyonel kişi ve deneyimli girişimcilerden yardım alabilirler. Ortaklı bir iş yapıyorlarsa seçimlerine dikkat etsinler.
10 TURCORN HEDEFİ
* Türkiye'den yepyeni 'unicorn'lar çıkarabilmenin sırrı nedir? Girişimciler nasıl bir vizyonla ilerlemeli?
Bildiğiniz gibi Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Mustafa Varank, 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi'nde, kurulduktan belli bir süre sonra 1 milyar doların üzerinde değerlemeye ulaşan şirketlere 'unicorn' denildiğini ifade etmişti. Unicorn ifadesini de Türkçeleştirerek 2023 yılına kadar Türkiye'den 10 'Turcorn' çıkarma hedefini ortaya koymuştu. Bu çerçeveden bakıldığında bir mobil oyun ve bir lojistik şirketimiz, 1 milyar dolarlık değerlemeyi aşarak Turcorn olmayı başardı. Biz de hem Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı hem de KOSGEB olarak yeni unicornlar çıkarabilmek için inovatif girişimlerin kurulmasına katkı sağlıyoruz. Aynı zamanda mevcutları büyütmek, değerini artırmak için gerekli araçları devreye alıyor ve kolaylaştırıcı faktörleri işler hale getiriyoruz. Geldiğimiz noktada bir girişimin, unicorn olabilmesi için yerellikten çıkıp küresel boyutta inovatif olması, 'yıkıcı' bir yenilik geliştirmesi, operasyonel açıdan esnek olması ve sürdürülebilir bir gelir modeline sahip olması gerekiyor. Bu bağlamda önümüzdeki dönemde ülkemizde 'unicorn'ların başta oyun ve fintech sektörleri olmak üzere yazılım, hizmet ve çözüm odaklı işletmeler arasından çıkmasının daha olası olduğunu söylemek mümkün.
* 2021 yılında inovatif iş modelleriyle dikkat çeken ve KOSGEB'in desteğini alan girişimler hakkında bilgi verebilir misiniz?
Bioeksen: Biyoteknolojiyle ilgili araştırma ve deneysel geliştirme faaliyetlerini yürüten Bioksen Ar-Ge işletmesi, mikrobiyolojik gıda kalitesi için patojenlerin tespitini yapan bir kit geliştirdi. Bu sayede gıda zinciri boyunca ortaya çıkabilecek olumsuz patojenik unsurlar hızlı, ekonomik ve güvenilir bir şekilde ölçülebiliyor.
Milvus: Robotik ve yapay zeka alanında faaliyet gösteren Milvus Teknoloji, otonom mobil robotlar alanında geliştirdiği yazılımlarla hedef kitlesine yüksek teknolojiye sahip gelişmiş robotik sistem çözümleri sunuyor. Covid-19 salgını döneminde ise firma; virüs barındırma olasılığı yüksek ortak kapalı alanları, ultraviyole C ışığıyla dezenfekte edebilen robot geliştirdi.
Büyütech: Elektronik ve bilgisayar programlama alanlarında faaliyet gösteren Büyütech, 2013'te KOSGEB desteği ile Türkiye'nin ilk akıllı kamerasını geliştirerek F16'lardan mobese sistemlerine kadar birçok alanda alt yüklenici olarak hizmet verdi. İhracat lisansına tabi ürünlerin yerlileştirmesi konusunda da önemli görevler üstlendi. İşletme son olarak 'Türkiye'nin Otomobili' projesinde yer alarak geri görüş ve çevresel görüş sistemleri üretiminde yer alıyor.
Evreka: Yazılım alanında faaliyet gösteren Evreka Yazılım İşletmesi, yapmış olduğu 'Evreka Akıllı Çöp Kutusu' projesi ile çöp kutusuna takılan sensörler sayesinde çöp kutularının doluluk oranlarını istenen sıklıkta ölçebiliyor, bu veri sayesinde de atık toplama araçlarının rotalarını günlük olarak optimize ediyor.
8 MADDEYE YATIRIM YAPAN KAZANIR
KOSGEB Başkanı Hasan Basri Kurt; melek yatırımlar, risk sermayesi yatırımları ve iş fikrinin sürdürülebilirliği açısından girişimcilere önemli tavsiyeler veriyor:
1-Her şeyden önce yapılacak girişim için iyi bir iş fikri/modeli olmalı.
2-Bu iş modeline ait değer önerisi, girişimciyi rakiplerinden ayırmalı ve üstün kılmalı.
3-İş modelindeki değer önerisinde, pazardaki boşlukları doldurabilecek türde bir değer sunulmalı.
4-Bu iş fikrini gerçekleştirebilecek yeterli sermayeye sahip olunmalı.
5-İş modelinin, iş planına çevrilerek fizibilite süreci tamamlanmalı. Bu aşamalarda hedefler her zaman dikkatlice belirlenmeli.
6-Özellikle dış kaynaklı yatırımları alabilmek için yatırımcı buluşmalarında hazırlıklı olmak adına mümkünse bir hızlandırıcı programına katılım sağlanmalı.
7-Bu aşamadan sonra risk sermayesi şirketleri ve melek yatırımcılar ile bir araya gelinen etkinlikler yakından takip edilmeli. Bu tür etkinliklerde sık sık yer alınmalı.
8-Kitle fonlama platformları yoluyla sermaye edinimi araştırılmalı.
MELEK YATIRIMCILAR HANGİ KRİTERLERE DİKKAT EDİYOR?
Kurt, melek yatırımcıların yatırım yapmayı planladıkları girişimlerde hangi kriterleri önemsediklerini beş maddeyle özetliyor:
1-Çok parlak bir iş fikri olması veya girişimin belli bir aşamaya gelmiş olması İş fikrinin çok parlak bir iş fikri olması veya girişimin belli bir aşamaya gelmiş olması,
2-Girişimcinin geçmişi, sahip olduğu bilgi birikimi ve deneyimi
3-Girişimcinin motivasyon yeterliliği
4-Girişimcinin girişim yapacağı alandaki uzmanlığı
5-İş fikrini melek yatırımcıya net bir şekilde anlatabilmesi