USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%

Portre

07 Eylül 2024 10:13

“Daha iyi versiyonum için kendimi dinlemeye çalışıyorum”

Ariş Pırlanta Satış Pazarlama Direktörü Eda Kalabalık Güzeliş, #PlatinPortre'nin eylül ayı konuğu olarak sorularımızı yanıtladı: “Hepimiz daha iyinin arayışı içindeyiz. Bunun da ilk adımı insanın kendisinden başlıyor. Ben de kendimin daha iyi versiyonu için kendimi daha çok dinlemeye çalışıyorum çünkü bireyin en iyi versiyonunu bulabilmesi önce kendisini tanımasından başlıyor. Kişilik, psikolojik, fiziksel ve ahlaken kendinin en iyi versiyonu olmak bu hayatta yaşama sebeplerinden biri olmalı”

“Daha iyi versiyonum için kendimi dinlemeye çalışıyorum”

Dergimizin on yedinci #PlatinPortre'si olarak bu ay Ariş Pırlanta Satış Pazarlama Direktörü Eda Kalabalık Güzeliş'i ağırlıyoruz. Avusturya Lisesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi mezunu olan Eda Hanım hem iş hem de özel yaşamına dair güçlü bir motivasyona sahip, başarılı bir iş insanı. Ariş Pırlanta'nın parlayan yıldızlarından biri desek abartmış olmayız. Güçlü iletişimi ve sahip olduğu nezaketi ile sorularımıza verdiği yanıtlar tüm bunları kanıtlar nitelikteydi zira. Kendisiyle Ariş mağazasının da bulunduğu Nuruosmaniye'de bir araya geldik ve Kapalıçarşı'ya doğru keyifli bir yürüyüş gerçekleştirdik. Yaşamına, motivasyonlarına, hobilerine, alışkanlıklarına ve tabii Ariş'e dair keyifli bir sohbet gerçekleştirdik, derin portresine tanık olduk. O halde buyurun Eda Hanım'ı daha iyi tanıdığımız keyifli röportajımıza...

"ŞU ARA KİŞİSEL GELİŞİMİME DAİR KONULARA ODAKLIYIM"

* Eda Hanım nasılsınız, hayat nasıl gidiyor? Şu ara yaşama dair neler kafanızı meşgul ediyor, gündeminizde neler var?

Teşekkürler, gayet iyiyim, hayat gayet güzel gidiyor. Şu ara kişisel gelişimim ve yaşama dair konulara odaklanıyorum. Kendi daha iyi versiyonumu yaratmanın peşindeyim. Hepimizin iş hayatında, özel hayatında uğraştığımız ya da çözmeye çalıştığımız konular var. Daha iyinin arayışı içindeyiz. Bunun da ilk adımı insanın kendisinden başlıyor. Kendimin daha iyi versiyonu için kendimi daha çok dinlemeye çalışıyorum çünkü bireyin en iyi versiyonunu bulabilmesi önce kendisini tanımasından başlıyor. Kişilik, psikolojik, fiziksel ve ahlaken kendinin en iyi versiyonu olmak bu hayatta yaşama sebeplerinden biri olmalı diye düşünüyorum. Bunun için kişisel gelişimim, manevi gelişimim ve kariyer gelişimimle ilgili konulara odaklanmaya çalışıyorum.

"AİLEMLE SOSYALLEŞMEK EN KEYİF ALDIĞIM AKTİVİTE"

* İş dışında neler yapmaktan keyif alıyorsunuz? Hobileriniz, tutkularınız, alışkanlıklarınız nedir?

Kitap okumak, podcast'ler dinlemek en büyük hobilerim arasında. Kitap okumayı sadece entelektüel birikimi arttırdığı için değil aynı zamanda bakış açılarını genişlettiği için de seviyorum. Bakış açımızı değiştirdiğimizde yaşadığımız olaylara farklı şekillerde bakabiliyor ve kendimizi geliştirebiliyoruz. Düzenli egzersiz yapıyorum. Daha iyi versiyonumla ilgili çalışmalar yapıyorum. Son dönemde nefes egzersizlerine başladım. Ailemle ve arkadaşlarımla sosyalleşmek en keyif aldığım aktiviteler... Ailem ve sevdiğim dostlarımla sevdiğim aktiviteleri gerçekleştirmek beni kişisel olarak mutlu ettiği kadar, yaşama dair hedeflerimde de ayrı bir motivasyon kaynağı oluyor. Başarıya ulaşmamda bu ilişkilerin ve değerlerin önemini artık daha iyi anlıyorum.

* Sanat desem, ne dersiniz?

Görsel sanatlara daha çok ilgim var. Resim ve özellikle dijital sanat eserleri son dönemde daha çok ilgimi çekiyor. Refik Anadol'un eserlerine hayranım. İçinde kaybolduğum, inanılmaz meditatif ve içindeki matematiğe hayran olduğum eserler.

(Ali Demirtaş ve Eda Kalabalık Güzeliş)

"KOLAY KOLAY VAZGEÇMEM, İYİ BİR SAVAŞÇIYIM"

* Sizce karakterinizde en öne çıkan özelliğiniz nedir ve bu özelliğinizi seviyor musunuz?

Çalışkanlığım ve dirayetim en önemli özelliklerim. Hiçbir şeyden kolay kolay vazgeçmiyorum. İyi bir savaşçıyım. Bu yönümü seviyorum. Hiçbir şeyi yarım bırakmayı sevmem, tamamlanmayan işler hep yorucudur. Olumlu ya da olumsuz her işi nihayetlendirmek gerekir. Sanırım analitik bir düşünce yapım var. Ancak ne kadar rasyonel ve analitik bir düşünce şeklim olsa da insancıl ve vicdanlı bir yapıya sahibim.

* Ailenizle diyaloğunuz ve ilişkiniz nasıl?

Ailemle diyaloğum gayet iyi. Her hafta annem babam ve kardeşlerimle 1 ya da 2 kere bir araya geliriz. Genelde beraber yemek yer sohbet ederiz. Aile ile geçen zaman çok kıymetli. Hiçbir şey konuşmasanız dahi onların yanlarında olup enerjileri hissetmek çok önemli.

"SEKTÖRÜMÜZ OLDUKÇA GELENEKSEL BİR SEKTÖR"

* Kendi iş vizyonunuzu nasıl tanımlıyor ve adlandırıyorsunuz?

Yenilikçi ve değişimden korkmayan bir yapım var. Sektörümüz oldukça geleneksel bir sektör. Geleneksel yapının içinde yaptığınız her yeni ve farklı iş, orta ve uzun vadede iyi sonuçlar getiriyor. Ailemizin sahip olduğu ve benim de yapımda olan 'yenilikçi yaratıcılık' anlayışıyla yürüttüğümüz çalışmalarımız pırlantalı mücevherde Ariş'i uzmanlaştırdı. Birçok alanda ilklerin öncüsü olmayı başardık.

* 20'li yaşlardaki kendinize ne söylemek isterdiniz Eda Hanım?

"Her şeye çok fazla anlam yükleme, her şey senin değer verdiğin kadar değerli ya da değersiz. Mücadele ederken çok çaba harcayıp yorulduğunu hissettiğinde, bakış açını değiştir. Bakış açın değiştiği an çözümün hayalin kadar zor ya da uzakta olmadığını göreceksin."

"İŞ HAYATININ İÇİNE ÖZEL HAYATIMIZI DAHİL ETMİYORUZ"

* Hem kariyer hem de özel hayat yolculuğunuza baktığınızda neler geçiyor aklınızdan?

Ariş pırlanta pırlantalı mücevher satışı yapan bir firma. Ben kariyer hayatıma başladığımda, aile üyesi olmamdan bağımsız olarak en alt basamaktan mağazada satış danışmanlığından başladım. Sonra sırasıyla, mağaza müdür yardımcılığı, mağaza müdürlüğü, çoklu mağazacılığa geçişten sonra koordinatörlük ve direktörlük pozisyonlarına geldim. Buradaki amacım yaptığımız işin tüm detaylarını öğrenebilmek ve yönetici pozisyonuna geldiğim zaman daha doğru kararlar vermemi sağlayacak altyapıya sahip olmaktı. Burada ailedeki ve özel hayattaki konumumdan bağımsız olarak çalışmak bana çok fazla şey kattı. Özel hayata gelince, ister istemez iş hayatıyla iç içe geçtiğini söyleyebilirim. Evde eşimle sohbet ederken farkında olmadan muhakkak iş konularına geçiş oluyor. Çoğu zaman müşterilerimiz ile düzenlenen yemekler, sosyal yaşamımızın da bir parçası oluyor. İş hayatının içine özel hayatımızı dahil etmiyoruz ama özel hayatımızın içine iş hayatımız öyle ya da böyle dahil oluyor.

"ARİŞ OLARAK HER ZAMAN YENİDEN DOĞDUK"

* Biraz da Ariş'ten bahsedelim. Sizdeki karşılığı nedir Ariş'in, bu kadar köklü bir aile markası altında yer almaktan mutlu musunuz, neler düşünüyor ve hissediyorsunuz?

Böyle bir yapının parçası olmak çok gurur verici. Sektörde yüzyılı devirmiş 120'nci yıla yaklaşan tescilli tek markayız. Bunun verdiği mutluluğun yanı sıra sorumluluğu da çok büyük. Markayı daha ileriye, daha iyiye nasıl taşıyacağımıza dair tüm gücümüzle ve inancımızla çalışıyoruz. Bazı markaların bir yaşam döngüsü vardır ve canlılar gibi yaşlanır. Bazı markalar zamansızdır ve asla ölmez, yeniden doğar veya yeniden keşfedilir. Ariş olarak bir asrı geçen tarihimize bakıldığında üzerimizdeki değerli mirası taşıyarak her zaman yeniden doğduk, yeniden keşfedildik. Bu markamızın DNA'sında var, markamızın geçmişine baktığımızda hep ilklere imza attığımızı görüyoruz. Tarih boyunca taşıdığımız değerlere, tasarımlara, geleneklere, kültüre paralel ve tutarlı şekilde ilerledik ve bunları hem kurumsal kültürümüze hem de tasarımlarımıza yansıttık. Ancak şunu da hiçbir zaman unutmadık: Geleceğe hazırlık yenilik ile gerçekleşir. 118 yıllık bir marka olmamızdan kaynaklı geçmiş değerlere verdiğimiz önemle birlikte günümüz ve gelecek gelişim alanları bizim için her zaman önemli olmuştur. Tüm bunlara baktığımızda Ariş ailesinin bir parçası olmak hem çok gurur verici hem de çok keyifli. İş ortaklarımızla birlikte müşterilerimiz için güzel şeyler üretmek, ülkemiz adına verimli olmaya çalışmak ve katkıda bulunmak çok gurur verici. Diğer yandan bunları yaparken bir şeyler üretmek adına dinamik kalmak, dirayet ve inançla çalışmak bireysel olarak da çok tatmin edici bir duygu.

"HAYALLERİMDEN ÇOK HEDEFLERİM VAR"

* Bundan sonrası için hem hayata hem de iş yaşamına dair kaygınız, planınız, hayalleriniz nedir?

Genel yapım itibari ile kaygıları olmayan bir insanım. Yaşanacak olumsuzluklar, yaşandığı zaman çözümü ile uğraşırım ancak öncesinde onlarla ilgili bir kaygım olmaz. İş hayatında herkesin olduğu gibi kısa, orta ve uzun vadeli planlarım var. Kısa, orta ve uzun vadede şirketin tüm departmanlarının dijitalleşmesi için planlar yapıyor ve aksiyonlar alıyoruz. Yapay zekâ ile dijitalleşme tüm şirketlerin gündeminde olduğu gibi bizim de gündemimizde. Ben hayal etmekten çok istediği şeyi hedef olarak belirleyip, o doğrultuda plan program yaparak çalışan ve gerçekleştiren ya da gerçekleştirmeye çalışan bir insanım. Hayallerimden çok hedeflerim var diyebilirim.

EN ÇOK OKUNANLAR