Artan küresel enerji taleplerini karşılamak ve çevresel etkiyi azaltmak için dünyanın dört bir yanındaki ülkelerin yenilenebilir ve yenilenemez enerji kaynaklarının akılcı bir kombinasyonunu kullanmaları ve enerji dönüşümünü hızlandırmaları gerekiyor. Öte yandan; enerji dönüşümü fırsatlar yaratabilir. Dünyada elektriğe erişimi olmayan 759 milyon insan için temiz enerji çözümlerinin getirilmesi; gelişmiş sağlık hizmetleri, daha iyi eğitim, yeni iş olanakları, geçim kaynakları ve yoksulluğu azaltmak için sürdürülebilir ekonomik değer yaratma gibi hayati hizmetler sağlayabilir. İşte; bugüne kadar enerji dönüşümü ile örnek teşkil eden ülkeler...

FAS, 'GÜNEŞ'İN GÜCÜNÜ KULLANIYOR

Fas Hükümeti, yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği sektörlerinde ülke endüstrisinin gelişimini desteklemek, bölgesel ve uluslararası pazarlara nüfuz etmek ve yerel kaynakların gelişimini teşvik etmek için enerji reformları başlattı. Fas, güneş enerjisinde dünya lideri olmak için ülkede bol olan güneş kaynağının gücünü kullandı. Artık dünyanın en büyük konsantre güneş enerjisi çiftliğine, Sahra Çölü'ndeki Noor-Ouarzazate kompleksine ev sahipliği yapıyor. Çiftlik, 3 bin 500 futbol sahası boyutunda ve Marakeş'in iki katı büyüklüğünde bir şehre elektrik sağlayacak kadar elektrik üretiyor. Fas'ın güneş ve rüzgar çiftlikleri tarafından üretilen elektriği Avrupa'ya ihraç etme konusunda büyük hedefleri var.

YENİ ZELANDA BİRÇOK DOĞAL AVANTAJA SAHİP

Yeni Zelanda, 2050'ye kadar net sıfır emisyona ulaşmak da dahil olmak üzere, sera gazı emisyonlarını azaltmak için iddialı hedefler belirledi. Ülke, kıskanılacak bir yenilenebilir kaynak tabanı da dahil olmak üzere, enerji geçişi için birçok doğal avantajıyla öne çıkıyor. Yeni Zelanda, elektriğin çoğunu (yaklaşık %82'sini) ve toplam birincil enerjinin yaklaşık %40'ını sağlayan yenilenebilir enerji kaynaklarına sahip. Ülkenin yenilebilir enerji kaynaklarında jeotermal, hidrolik enerji ve rüzgar başı çekiyor.

URUGUAY, ELEKTRİĞİNİN %98'İNİ YENİLENEBİLİR KAYNAKLARDAN KARŞILIYOR

Uruguay, 2005'ten başlayarak enerji matrisini petrole dayalı elektrik üretiminden yenilenebilir kaynaklara önemli ölçüde kaydırdı. Ülke, şu anda tüm elektriğin yüzde 98'inden fazlasını başta rüzgar ve hidroelektrik olmak üzere yenilenebilir kaynaklardan üretiyor. Uruguay, evlerin yüzde 99,9'unun elektrik şebekesine bağlı olmasıyla yarım küredeki en çok elektriklenen ülkelerden biri. Uruguay, aşırı rüzgar enerjisi kapasitesi nedeniyle fazla elektrik üretiyor. Ülke, fazla elektrik için ek yerel kullanımlar belirlemeyi ve potansiyel olarak Arjantin ve Brezilya'ya yapılan ihracatı artırmayı hedefliyor.

İZLANDA: %100 YENİLENEBİLİR ENERJİ KULLANMAYI ÖNEREN İLK ÜLKE

İzlanda, 1960'larda yenilenebilir enerjiye geçmeye başladı. 1998'de %100 yenilenebilir enerji kullanmayı öneren ilk ülke oldu. İzlanda'daki elektriğin neredeyse tamamı yenilenebilir enerji kaynakları kullanılarak üretiliyor, elektriğin %73'ü hidroelektrik santrallerinden ve %26,8'i jeotermal enerjiden sağlanıyor ve İzlanda'daki toplam elektrik tüketiminin %99'undan fazlasını oluşturuyor. Jeotermal enerjinin alan ısıtması için kullanılmasında öncü olan İzlanda'da, İzlandalı hanelerin %90'ı jeotermal su ile ısıtılıyor. Temiz ve uygun fiyatlı sıcak su, sondaj kuyularından boru hatlarıyla doğrudan evlere getiriliyor. Kalan binalar yenilenebilir kaynaklardan elde edilen elektrikle ısıtılıyor.

ALMANYA, AVRUPA BİRLİĞİ'NİN KARBON NÖTRE ULAŞMASINDA ÖNEMLİ ROL OYNUYOR

1990 yılından bu yana, Almanya'da enerji tüketimi için yenilenebilir kaynakların önemi büyük ölçüde arttı. Yenilenebilir enerji, 2022'nin ilk yarısında, bir önceki yıla göre %6 puan artışla Almanya'nın elektrik tüketiminin %49'unu oluşturdu. Almanya'nın artan yeşil enerji payı, Avrupa Birliği'nin 2050 yılına kadar karbon nötre ulaşma çabalarında çok önemli olacak. Yenilenebilir kaynaklar; 2030 yılına kadar %80 yenilenebilir enerji ve 2035 yılına kadar %100 ile ülke politikasının merkezinde yer alıyor.