Pandeminin yaşamın tüm alanlarında yarattığı değişim, ofisleri de etkisi altına aldı. Mevcut ofis binalarında dönüşüm başlarken, ev, restoran, otel gibi yapılarda en son teknolojik gelişmeler ışığında geliştirilen servis ve aktivitelerle zenginleştirilen ofisler de yerlerini almaya başladı. Yenilikçi ofis alanları konseptleri mimarı Assembly Buildings'in kurucu ortaklarından İsmet Öztanık, pandemi ile birlikte oluşacak yeni ofis standartları hakkında "Önümüzdeki dönemde ofislerin metrekaresi küçülecek. Deneyim odaklı, alternatif mekanlar oluşacak. Talebe, dev metrekareler değil, kullanıma hazır veya dekorasyon yatırımı gerektirmeyen ofisler yön verecek. Bu da ofis gayrimenkulünde boşluk oranlarını artıracak" dedi.

"SERVİSLERİMİZİ BİNALARIN YENİ TALEPLERİNE ADAPTE EDİYORUZ"

Pandemi ile birlikte oluşan yeni ofis standartlarına yönelik geliştirdikleri yeni ofis konseptleriyle çalışma modellerine yeni bir boyut kazandırmaya hazırlandıklarını vurgulayan İsmet Öztanık, servislerini otellerden, restoran ve evlere kadar ulaştırmak üzere geliştirdikleri yeni modeller hakkında ise şu bilgileri verdi:

"Yeni dönemde servislerimizi evlere kadar ulaştırmaya başladık. Paylaşımsız müstakil alternatif ofisler yarattık. Otelleri ve restoranları oyunun içine soktuk. Binalar ile yaptığımız anlaşmalar çerçevesinde, servislerimizi binaların yeni taleplerine adapte ediyoruz. Geliştirdiğimiz servis ve aktiviteler ile yeterli deneyimi kullanıcılarına yaşatmaya odaklanıyoruz."

"KAFE RESTORAN GİBİ ALANLARI OYUN PLANINA DAHİL EDİYORUZ"

Türkiye'de daha önce denenmeyen bir proje olan Assembly on the Go'nun fark yaratan uygulamalarının kısa sürede destekçilerini yarattığının altını çizen Assembly Buildings Kurucu Ortağı Yiğit Şatıroğlu, "Assembly on the Go ürünümüzle verdiğimiz hizmeti sahaya, kullanıcıların olduğu her yere yere çok boyutlu olarak taşımayı başardık. Kullanıcılara eve yakın çok sayıda alternatif sunduğumuz ürünümüzde ufak yerler açmak yerine, bizim seçtiğimiz otel, kafe, restoran gibi alanları oyun planının içine alıyoruz. Bir firmanın personellerine bu alanları açıyoruz. Aplikasyon üzerinden bu alanlar reserve ediliyor. Şirket belirli bir oranda kredi tanımlıyor ve çalışan o krediden kullanıyor. Kullandıkça ödeme yapılıyor" diyor ve şöyle örneklendiriyor:

"Mesela müşterilerimizden gelen "Ben Fatih'teyim, bana yakın ne var?' sorununun karşılığı olarak, casuel, premium, life style seçenekler sunuyoruz. Müşterimiz bir restoranda çalışmak istiyorsa, aplikasyon üzerinden o civardaki restoranları listeleyebiliyor. İstediği saat aralığını ve masayı seçebiliyor. Tüm yeme- içme taleplerini aplikasyon üzerinden oluşturabiliyor. Seçeceği mekan bir otelse otelin sunduğu SPA, spor aktivitesi gibi hizmetleri görebiliyor. Mekanlarla kurduğumuz kazan- kazan işbirliği ile co working alanları yaratıyoruz. Böylece boş kalan alanlar değerlendiriliyor. Bu projemiz etrafında oteller, restoranlar, mağazalar ve müzeler ile çalışmalar yürütüyoruz."

2014 yılında fikri gelişimi başlayan Assembly Buildings ile otelcilik, yenilikçi gayrimenkul geliştirme, tesis yönetim birikimleri ve kaynaklarını az gelişmiş olduğunu gördükleri ofisler ve ofis binalarında kullanmak üzere yola çıktıklarını kaydeden İsmet Öztanık, kendilerini yeni nesil ofis işletmecisi olarak tanımlıyor.

"REEL SEKTÖR STARTUP'ÇILIĞI YAPIYORUZ"

Geliştirdikleri geniş servisler ve oluşturdukları marka değeri ile ofis hayatına 360 derece çözümler sunduklarını söyleyen İsmet Öztanık, "Bunun için mecralarımız; ofis binaları, iş birliği yaptığımız farklı mekanlar ve hatta cep telefonlarımız, bilgisayarlarımız, evlerimiz. Reel sektör start up'çılığı yapıyoruz. Start up kültürü olarak söylenen inovatif kültürü biz reel sektöre getirdik. Assembly sahada ciddi operasyon veren bir şirket. Günlük hayatta ne kadar kullanıcı kolaylığı yakalıyorsanız o oranda başarılı olursunuz. Assembly olarak günlük, aylık üye alma stratejimiz yok, uzun vadeli teşvik ediyoruz. Üye almak tabii ki hedefimiz ama kurumların dönüşümlerini yönetmeye özellikle talibiz" diye belirtti.

Pandemi sonrasında kurumların tek merkezli ofislerden dağıtılmış bir sisteme geçiş yaptıklarına dikkat çeken İsmet Öztanık "Merkez ofisin önemi ve ağırlığı hala mevcut ama kapladığı gayrimenkul olarak çok daha küçük olmasına rağmen içerideki 'hospitality' ihtiyacı çok daha fazla. Bu sebeple artık bina sahipleri yeni sisteme adapte olmak adına bizimle işletmecilik anlaşması yapıp içerideki kullanıcılarına yeni deneyimi vaad edebiliyor.