* Dijital dönüşüm lideri kimdir? Ekip yapınızı anlatabilir misiniz?
Pandemiyle birlikte hayatımıza giren zorunlulukların neticesinde dijital dünyaya olan yaklaşım çok kısa sürede değişti. Beş yılda kat edebileceğimiz yolu çok daha kısa bir sürede geçtik. Bunu dijital dönüşüm liderleriyle, onların hızlı refleksleriyle yaptığımız aşikâr. Şirketlerin tüm temas noktalarını bir arada tutan dijital dönüşüm liderleri, büyük bir sorumluluk taşıyor. Artık bambaşka bir nesil ile karşı karşıyayız. Bu neslin alışkanlıklarını, dijitalin yeniliklerini ve çağın trendlerini dikkate alarak işimizi geliştirerek, birden fazla bakış açısıyla düşünerek dönüşen dünyaya uyum sağlayabiliriz. Sadece teknoloji ve dijital çağın değil büyük resme bakarak dünya trendlerini görmek sektöre yön veriyor. Yapılan araştırmalar da bu fikrimi doğruluyor. Örneğin Gartner'ın, araştırma raporuna göre 2023 teknoloji trendleri arasında 'Yapay Zekâya Güven, Risk ve Güvenlik Yönetimi, Endüstri Bulutu Platformları, Süper Uygulamalar, Uyarlanabilir Yapay Zekâ, Metaverse ve Sürdürülebilir Teknolojiler' yer alıyor.
Önümüzdeki dönem online ve offline deneyiminin iyice harmanlanacağı 'Omnibility' kavramının öne çıkacağı bir dönem olacak. Öngörümüz stratejimizi güçlendiriyor ve bu anlamda kendimizi geliştirmeyi hedefliyoruz. Boyner'in en güçlü kaslarından biri inovasyon. Çünkü liderlik sorumluluğuna sahip, metaverse, dijital sanat, omnibility, hiper kişiselleştirme, müşteri deneyimini zenginleştirme, IoT, Artırılmış Gerçeklik gibi kavramlarla iç içe geçmiş ekip arkadaşlarımızla dijital dönüşüm yolculuğunda birlikte yol alıyoruz. Ekibimiz hem online hem fiziksel dünyaya entegre olabilecek geliştirmeler yapan bir yapıya sahip. Üç çözüm direktörlüğünü olan Boyner E-Ticaret Çözümleri, Morhipo ve Boyner Pazar Yeri Çözümleri ve Omni Channel ve Perakende Çözümleri güvenlik direktörlüklerinin yanı sıra Güvenlik Direktörlüğü, Veri Bilimleri direktörlüğü, Agile Office ve tüm bu direktörlüklere yatayda destek olan Infrasturucture & Applications Operations Direktörlüğü'nden oluşan saha dizilişimiz var.
Yapımızda güvenlik, veri gibi kritik konuları organizasyonel olarak yönetme yeteneğimiz bulunuyor, aynı zamanda çözüm ekiplerimizin hepsi omnibility yapısına uyumlu bir şekilde çalışıyor. Tüm bu dijital dönüşümü çevik yönetim anlayışıyla ile yürütüyoruz.
"BOYNER NOW SEKTÖRDE DE HEYECAN YARATTI"* Dijital dönüşüm lideri olarak üstlendiğiniz projelerden bahsedebilir misiniz?
Boyner çeşitlilik, kalite, güvenilirlik ve marka seçkisi bakımından perakendenin merkez üssü konumunda. Binlerce ürünü ve herkese hitap eden kategorileri bünyesinde bulunduran bir marka için doğru ürünü, doğru kişiye ulaştırmak oldukça önemli. Bunun için Boyner'in sahip olduğu datanın ve teknolojinin hiper kişiselleştirme çalışmalarında belirleyici rolü var.
Biz de müşterilerimiz için fayda ve değer odaklı etkileşim kurabilme, aldıkları kararları kolaylaştırabilme yetkinliğini ortaya koymak adına kişiselleştirme merkezli çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bunu omni-channel yaklaşımımızla tasarladığımız deneyimlerle sunuyoruz. Bu yaklaşımla kendisini 'multibrand life style brand destination' olarak tanımlayan bir perakende markası olmanın yanı sıra kadın, erkek, çocuk, spor giyim, kozmetik ve daha birçok kategoride elde ettiğimiz verilerin ve öngörülerin yardımı oluyor. Elbette iş ortağımız Hopi'nin veriden beslenen yöntemlerini de takip ettiğimizi söylemeliyim.
Geçtiğimiz yıl lanse ettiğimiz, perakende alanında öncü konumlandırmamızı pekiştirdiğimiz Boyner Now sektörde de heyecan yarattı. Boyner Now'ın müşteri deneyimine etkisini zenginleştirmek adına geliştirmelerine devam ediyoruz. Ayrıca bu yıl Now uygulamasına ek uygulamalar entegre ederek deneyimi daha da zenginleştireceğiz. Üzerinde uzun süredir çalıştığımız Boyner e-ticaret kanallarındaki dönüşüm de bizi çok heyecanlandırıyor. Deneyimin bizim nezdimizdeki önemini her fırsatta dile getiriyoruz, ama bambaşka bir e-ticaret deneyimi sunarak bunu daha somut olarak kanıtlayacağız. Asıl amacımız, boyner.com.tr'yi hem web hem app kanalı üzerinden bir pazar yeri gibi konumlandırarak fiziksel mağazalarımızdaki deneyimi dijital bir ortama taşımak. Bu deneyimin daha da zenginleşmesi adına Boyner uygulamamızı baştan yazarak e-ticaret dünyasının dijital dönüşümde gerekli olan yetkinliklerini yepyeni bir UI yapısı ve deneyim akışları ile yeniden yazıyoruz. Böylelikle sitemizin ziyaret süresinin 2-3 dakikalardan 10 dakikalara uzadığı, ilhamını Cadde mağazasından alan bir alışveriş deneyimi yaratma hedefindeyiz. İnanıyoruz ki ilhamını Cadde mağazamızdan alan boyner.com.tr, Boyner tarihinde yeni bir sayfayı açacak. Şu an pilot dönemdeyiz ama çok yakın bir dönemde yeni boyner.com.tr'yi kullanıcılarımızla buluşturmaya başlayacağız.
Proje ve hedeflerimizin yanı sıra güçlü veri tabanımızı ve hiper kişiselleştirmeyi iyi kullanarak müşterilerimize doğru mesaj ve ürünle ulaşmak, teknoloji tabanlı sadakat programlarımızla müşterilerimizin kalbinde daha fazla yer edinmek üzerinde sıklıkla durduğumuz başlıklar.
* Dijital dönüşüm liderinde olması gereken en önemli özellikler sizce nedir?
Başka bir evrende lansman yapmak bundan 5 yıl önce akıl alır gibi değilken dijital dönüşümün liderleri bunu gerçekleştirmeyi başardı. Post-dijital, bir başka deyişle dijitalin hayatımızla ile iç içe geçtiği, 'dijital' kelimesini yepyeni bir teknoloji ve ayrı bir şeymiş gibi tanımlamadığımız bir hayatı yaşıyoruz. Bu hayatın da ilerisinde yaşayabilenler geleceğin dijital dönüşüm liderleri olacak. Pek çok sektörde olduğu gibi bizim sektörümüzde, moda perakende sektöründe de metaverse evreni bu sene bizi çok yenilikçi noktalara sürüklemeye devam edecek. Metaverse ve NFT teknolojilerini geliştirerek yeni bir ürün sunabilmek aranan lider özelliklerden sadece biri.
Teknoloji ile birebir bağlantılı olan kişiler için değişim hayatın önemli bir parçası. Yeni neslin alışkanlıklarını, çağın getirdiği yenilikleri ve trendleri dikkate alarak işimizi geliştirmemiz, birden fazla bakış açısıyla düşünmemizle dönüşen dünyaya uyum sağlayabiliriz. Kısacası çağının ilerisinde yaşayanlar yeni geminin kaptanı olacak.
"ŞİRKETLERİN ÇOK SIKI BİR DİJİTAL DÖNÜŞÜM ETÜDÜ YAPMASI GEREKİYOR"
Dijital dönüşüm, tüketicilerin markalarla etkileşimini ve satın almaya karar verme şeklini değiştiriyor ve rekabet edebilmek için tüm markalar bu yeni gerçekliğe uyum sağlamak zorunda. Dijital dönüşüm sürecinde yeni dijital kanallar ve araçların geliştirilmesi, veriye dayalı içgörü ve analizlerin benimsenmesi ve yeni iş akışlarının uygulanması gibi birçok çalışma yer alıyor.
Bu dönüşümde karşılaşabileceğimiz en büyük zorluklardan biri, değişimin hızı ile dengeli bir şekilde operasyonlarımızda sürdürülebilirliği korumak olabilir. Dijital dönüşüm başlangıçta operasyonları aksatıcı bir sürece dönüşebilir. Müşteri etkileşimleri ve işimizin kesintiye uğramasını en aza indirmek için dikkatli bir planlama ve uygulama süreci şart. Veri güvenliği ve gizliliğine ilişkin sorunlara hazırlıklı olunmalı, yeni teknolojilerin ve kanalların mevcut sistemlere ve iş akışlarına entegre edilmesi zorlanılan bir nokta.
Dönüşüm, çok uzun bir yol ve bu yolu alabilmek için change management (dönüşüm yönetimi) kritik. Dijital dönüşüm girişimlerinin karşısında çoğu zaman bir insan bariyeri beliriyor. Özellikle çalışanlar alışılageldik operasyonlarını aksatan, bilinmezliğe sürükleyen, şüphe uyandıran köklü değişimlere karşı direnç geliştirebilir. McKinsey'in araştırmasına göre dijital dönüşüm çalışmalarının yüzde 70'i çalışan direnci sonucu başarısızlığa uğruyor. Bunun önüne geçmek için dönüşüm sürecine ilgili tüm çalışanları ve paydaşları mümkün olduğunca erken bir aşamada dahil etmek önemli. Teknoloji yönetimi kadar insan yönetimi ve kurum kültürüne de bu süreçte dikkat etmek gerekiyor. Eğitim programları ve güçlü bir iç iletişim ağı bu süreci en kolay şekilde atlatmamızı sağlar.
Yanı sıra şirketlerin çok sıkı bir dijital dönüşüm etüdü yapması gerekiyor. Hem maliyet hem alt yapı açısından zorlayacak olsa da günümüzün şartlarında bir adım öteye taşınabilmek ancak bu yatırımı yapabilmekten geçiyor. Dijital dönüşüm yeni bir marka kurmak gibi. Nasıl ki bir markayı kurarken sıfırdan başlanıyorsa dijital dönüşüm süreci için de yeni bir vizyonu benimsemek, alışkanlıkları edinmek, sorumlulukları, yatırımı hayata geçirmek gerekiyor.
Genel anlamda dijital dönüşüm yolculuğunun karmaşık ve zorlu bir süreç olmakla birlikte aynı zamanda büyük fayda ve kazanç sağlayan sonuçları da beraberinde getirdiğini söyleyebilirim. George Westerman'ın da söylediği gibi, "Dijital dönüşümü doğru uyguladığınızda tırtılken kelebeğe dönüşürsünüz, ama yanlış uygularsanız sadece hızlı bir tırtıl olursunuz." Dijital dönüşümü başarıyla uygulayabilen şirketler müşteri bağlılığı ve memnuniyetinde önemli gelişmelerin yanı sıra operasyonlarda verimlilik ve üretkenliğin arttığını gözlemliyor. Biz de ekipçe Boyner'in büyümesini ve başarısını sürdürmek için yeni teknolojileri ve dijital stratejileri benimsemekte kararlı adımlarla ilerliyoruz.