Dijitalleşme ve mobilite, otomotiv sektörünün ana itici güçleri haline geldi. Yapay zeka ve veri analitiğiyle desteklenen dijital çözümler, araç üretiminden müşteri deneyimine kadar her aşamada köklü bir değişim yaratıyor. Opel Türkiye Genel Müdürü Yiğit Yantaç, bu dönüşümü şu sözlerle değerlendiriyor: "Elektrifikasyon, yeni nesil mobilite hizmetleri ve yazılım geliştirme süreçleri otomotivin temel bileşenleri haline geldi. Elektrikli ve otonom araç teknolojileri ise bu değişimin merkezinde yer alıyor."

DEVLET REGÜLASYONLARI DÖNÜŞÜMÜN ANAHTARI

Bu dönüşümün dünya çapında itici güçlerinden biri devletlerin uyguladığı regülasyonlar diyen Yantaç, küresel çapta devletlerin uyguladığı regülasyonların, otomotiv sektörünün dönüşümünü hızlandırdığını ifade ediyor. Yantaç, ülkelerin karbonsuzlaşma taahhütlerinin, otomotiv sektöründe elektrifikasyonu hızlandırarak alternatif yakıtların ve teknolojilerin geliştirilmesine ön ayak olduğunu beyan ediyor. Yantaç, Türkiye'de elektrikli araçlar için uygulanan vergilendirme sisteminde emisyonun bir kriter olarak yer almadığından bahsediyor. Ancak, sunulan vergi avantajı sayesinde, elektrikli araçlar aynı donanıma sahip içten yanmalı araçlara göre daha uygun fiyata sunulabiliyor. Bu da elektrikli araçları müşteri gözünde daha cazip hale getiriyor ve satın alma kararlarında öncelikli bir faktör oluyor. Türkiye'de elektrikli araçlara sunulan bu vergisel avantajın cazip bir konumda olduğunun altını çizen Yantaç, elektrikli araçlara yönelik altyapı gelişmelerinin de Türkiye'nin bu alanda ciddi mesafe kat ettiğini gösterdiğini ifade ediyor. Ancak, otonom sürüş teknolojileri ve tam anlamıyla entegre mobilite çözümlerinde hala gelişim alanları olduğunu belirtiyor.

ELEKTRİFİKASYON STRATEJİSİYLE ÖNCÜ OLMAYI HEDEFLİYOR

Opel Türkiye olarak, elektrikli ve hibrit araç teknolojilerinde öncü olmayı hedeflediklerine değinen Yantaç, 2024 yılı itibarıyla tüm yeni modellerin elektrikli bir versiyonunu sunduklarını vurguluyor. Binek araçlarda olduğu gibi hafif ticari araç modelleri olan Combo ve Zafira'da da elektrikli versiyonların Türkiye'ye getirildiğini söylüyor. Elektrikli araç pazarında binek segmentinde üç, hafif ticari segmentte ise iki model ile yer aldıklarını ifade eden Yantaç, 2025 yılı itibarıyla tüm binek ve hafif ticari modellerde tam elektrikli motor seçeneği sunacaklarını ve yüzde 100 elektrikli model sayısını yediye çıkaracaklarını belirtiyor. Ayrıca, hibrit motor seçeneklerinin de önümüzdeki yıllarda ürün gamında yer alacağını sözlerine ekliyor.

2028 HEDEFİ: AVRUPA'DA TAMAMEN ELEKTRİKLİ BİR MARKA OLMAK

Opel'in 2028 yılı itibarıyla Avrupa'da tamamen elektrikli bir marka olma hedefi olduğunu söyleyen Yantaç, bu doğrultuda Ar-Ge yatırımlarını hızlandırdıklarını ve sürdürülebilir mobiliteye öncülük edecek çözümler geliştirdiklerini dile getiriyor. 2023 yılı sonunda elektrikli araç satışına başladıklarını ve satış sonrası süreçlerde de 60'tan fazla lokasyonda hizmet sunduklarını ifade ediyor. Elektrikli araçların satış, servis ve yedek parça ihtiyaçlarına yönelik kapsamlı çözümler sunarak müşteri memnuniyetini sağlamayı hedeflediklerini vurguluyor.

"ARAÇLAR ARTIK SADECE ULAŞIM ARACI DEĞİL, DİJİTAL BİR YAŞAM ALANI"

Yantaç, günümüz araçlarının sadece bir ulaşım aracı olmaktan çıkarak, kişisel yaşamın bir uzantısı ve dijital bir yaşam alanı haline geldiğini söylüyor. Bağlantılı araç teknolojileri, otonom sürüş, yapay zeka destekli sistemler ve çevre dostu çözümler, otomobillerin anlamını yeniden şekillendiriyor. Müşterilerin artık sadece bir araç değil, aynı zamanda yaşam tarzlarını ve çevresel sorumluluklarını yansıtan, dijitalleşmiş ve sürdürülebilir bir mobilite deneyimi talep ettiklerini dile getiren Yantaç, Opel olarak bu değişimi yakından takip ettiklerini ve yenilikçi çözümler sunduklarını ifade ediyor.

Müşteri odaklı dijital çözümler ve kullanıcı deneyimini iyileştiren teknolojilerin otomotiv sektöründeki rekabetin ana unsurlarından biri haline geldiğini belirten Yantaç, özellikle yapay zeka, otonom sürüş teknolojileri ve araçların birbiriyle ve altyapıyla bağlantılı hale gelmesinin geleceğin otomobillerini şekillendiren temel trendler arasında olduğunu vurguluyor. Opel olarak, müşterilere kesintisiz, güvenli ve kişiselleştirilmiş bir deneyim sunmayı hedeflediklerini belirtiyor.

OPEL EXPERİMENTAL İLE GELECEĞİ ŞEKİLLENDİRİYORUZ

Yeni teknolojileri sade bir tasarım anlayışıyla müşterilere sunma vizyonuna sahip olduklarını aktaran Yantaç, bu yaklaşımı Opel Experimental modeli ile örneklendiriyor. Bu modelde kullanılan 'Tech Bridge', bilgi ve eğlence sistemlerini kişiselleştirme imkanı tanıyan, doğal sesli kontrol ve artırılmış projeksiyon teknolojisi gibi yenilikleri barındırıyor. Yantaç, Opel Experimental ile çevreci inovasyon ve modern Alman mühendisliğini bir araya getirdiklerini belirtiyor ve gelecekte otomotiv deneyiminin tamamen kişiselleştirilebilir, sürdürülebilir ve yüksek teknoloji odaklı olacağını öngörüyor.