Aile ofisi oldukça eskilere dayanan ve farklı uygulamaları olan bir konsept. John D. Rockefeller'ın 1882'de ABD'deki ilk aile ofisini kurarak bu alanda öncülük yaptığı biliniyor. 1980'lerde iyice popüler olan aile ofisleri, servetin (sadece parasal değil tüm varlıkların) yeni nesillere aktarılmasını amaçlayan yapılar olarak çıkıyor karşımıza. Tekli aile ofisleri sadece tek bir aileye hizmet verirken çoklu aile ofisleri ise hizmetlerini farklı ailelere sunan bir yapıya sahip. Özel bankacılık bölümlerinin verdiği farklı hizmetler bulunsa da tek bir çatı altından kompleks hizmetlere ulaşmak çok da mümkün değil. Hukuk mezunu ikinci nesil aile üyesi olan Özge Doğan'ın ihtiyaç nedeniyle sektördeki açığı görmesiyle kurulan Karman Beyond tam da bu özellikleri sunan çoklu aile ofisi yapısında. Doğan, Karman Beyond ile Türkiye'de bağımsız aile ofisi kavramını geliştirerek hizmet verdiklerini anlatıyor. Özge Doğan ile aile ofislerini, Türkiye'deki durumu ve Karman Beyond'un farkını konuştuk...
*Aile Ofisi kavramı daha çok servet yönetimi ve finansal danışmanlık ile bağdaştırılıyor. Sizin bu alandaki farkınız nedir?
Dünyada 15 bin civarında tekli ve 4 bin 500 civarında çoklu aile ofisi mevcut. Aile ofisleri çatısı altında yönetilen tahmini toplam varlık değeri ise 10 trilyon dolar. Bu yapılar tam da söylediğiniz gibi ailelerin servetlerinin tek bir merkezden aile kontrolünde daha iyi yönetilebilmesi ve ailenin satın alım, mülk yönetimi gibi başkaca ihtiyaçlarına cevap vermesi için kuruluyor. Karman Beyond Aile Ofisi de aynı amaç doğrultusunda kuruldu ancak bizi ayıran temel unsur iş modelimiz. Tek bir aileye veya ortak stratejiyle yönetilen birkaç aileye hizmet vermek yerine; birden fazla aileye ihtiyaçları olan hususlarda kendi tekli aile ofisleri gibi servis veriyoruz. Bu sayede hem aileler kişiselleştirilmiş çözümlere erişebiliyor hem de aile ofisi kurmanın ve yönetmenin maliyetine ve eforuna katlanmak zorunda kalmıyorlar.
* Ailelerin bu kurumsal yapıya yaklaşımı nasıl?
Etkili servet yönetimi finans, hukuk, vergi gibi pek çok bileşeni kapsıyor. Haliyle de bu alanda bütüncül servisler sunan tek bir merkez olabilmek için profesyonel ve kurumsal olmak şart. Aileler kendilerini anlayan, güvenebilecekleri bir yapıda geleceklerine yönelik daha bilinçli kararlar alabiliyorlar. UBS'in '2024 Global Servet Raporu'na göre Türkiye, dolar bazında yüzde 63'lük oranla dünyada en çok kişisel servet artışının yaşandığı ikinci ülke oldu. Beş sene içinde de artışın devam edeceği öngörülüyor. Bu sebeple daha çok aile için; servet yönetimine ilişkin bağımsız uzmanlığa erişebilmek ihtiyaç haline geldi ve bu da Karman Beyond'a gösterilen ilgiyi açıklıyor.
* Servet yönetimine yaklaşım felsefeniz nedir?
Her aile kendine özgü bir potansiyele sahip. Biz Karman Beyond Aile Ofisi olarak bu potansiyeli açığa çıkarmak ve ailenin beklentileriyle örtüşen sonuçlar elde etmek için çalışıyoruz. Bizce buradaki başlıca unsur ailenin hem lokalde hem globalde seçeneklerini doğru belirlemesi ve kendi değerleriyle örtüşen adımlar atması. Böyle bir bakış açısı için de bağımsız ve tarafsız olmak şart. Felsefemizin temelinde yatan diğer önemli unsur da aileyi merkeze alan stratejiler geliştirmek. Her ailenin risk-beklenti tercihleri, ihtiyaçları ve zorlukları birbirinden farklı. Bu açıdan hem ailenin dilini hem de finansın dilini konuşabilmek büyük değer katıyor.
*Aile servetinin yeni nesillere aktarımı konusunda Türkiye örneklerine baktığınızda nasıl bir genel yaklaşım görüyorsunuz?
Servetin bir sonraki kuşağa transfer edilmesi konusunda yeni nesil aile üyeleri daha planlı ve stratejik hareket etmeyi önemsiyor. Aile anayasası, veraset planlaması gibi konular ailelere destek olduğumuz başlıca alanlardan biri haline geldi. Türkiye'de şirketlerin yüzde 95'i ailelere ait ve aktif aile şirketi olmayan ancak varlıkları olan pek çok aile de mevcut. Yatırımlara karşı bakış açısı da farklılık gösteriyor. Serveti oluşturan jenerasyon Z ve Y kuşağına göre daha geleneksel bir bakış açısına sahip bu sebeple de altın, gayrimenkul, mevduat gibi klasik finansal tercihler söz konusu. Bir sonraki nesilde alternatif yatırımlar ve farklı coğrafyalara karşı artan bir iştah görüyoruz. Örneğin girişim sermayesi fonları, özel sermaye fonları, koleksiyon yatırımları gibi çok çeşitli alanlarda ailelerimizle stratejiler geliştirdik.
* Karman Beyond'un hizmetlerinden bahsedebilir misiniz?
Türkiye'de 'Birinci kuşak kurar, ikinci kuşak yönetir, üçüncü kuşak batırır' diye meşhur bir söylem var. Para kazanma noktasında çok başarılıyız ancak; üçüncü nesli gören servet sahibi aile sayısı oldukça düşük. Globalde aile şirketi oranı ortalama yüzde 85'lerde olmasına rağmen daha başarılı bir servet yönetimi kültürüyle karşılaşıyoruz. Sebeplerine baktığımızda ise ailelerin üç temel noktada zorlandıklarını gördük: Birincisi yaratılan servetin korunması ve büyütülmesi; bu konuda varlık sınıflarının çeşitlendirilmesi ve coğrafi, kur bazlı ve kurum bazlı risklere göre stratejiler geliştirilmesi anahtar unsur. İkinci olarak ise Türk ailelerin uluslararası varlık edinimi, oturum ve vatandaşlık planlaması gibi global tercihler konusunda daha bilinçli hale gelmesi önem taşıyor. Son olarak da servetin sonraki kuşaklara devredilmesinde veraset planlaması ve aile bireylerinin eğitilmesi sorunsuz bir geçişi kolaylaştırıyor. Tüm bu ihtiyaçlar için deneyimli ekibimiz ve global ağımızla en doğru çözümleri ailelerimizle birlikte tasarlıyoruz.
*Karman Beyond'un hizmetlerinden yararlanabilmek için HNW ya da UHNW gibi ayrımlarınız var mı?
Karman Beyond Aile Ofisi bir aracı kurum veya portföy yönetim şirketi değil. Kendi ailemin ihtiyaçları doğrultusunda çıktığım bu yolculukta karşılaştığım problemlerden biri de servet yönetimi dünyasındaki bu minimum baremlerdi. Varlık düzeyiniz ne kadar yüksekse alternatiflere erişebilmek ve en iyi hizmeti alabilmek de o kadar mümkün oluyor. Bu da kendi içerisinde bir kısır döngü yaratarak ihtiyacı olan diğer aileleri çoğu zaman bu erişimden mahrum bırakıyor. Tabii ki servetin büyüklüğü stratejiler ve gereklilikler noktasında farklılıkları beraberinde getirmekte ancak; biz, Karman Beyond'da, talep eden her ailenin güvenilir ve bağımsız finansal danışmanlığa ulaşabilmesini hedefliyoruz. 'Bağımsız Aile Ofisi' modeli ile servet yönetimini kolaylaştırmak ve ailelerin geleceklerini kendi ihtiyaçları doğrultusunda güvenle planlayabilmesi için çalışıyoruz.
*Önümüzdeki dönemde bir etkinlik planlıyor musunuz?
Mayıs ayında Çırağan Sarayı'nda Prestel and Partner ile Türkiye'de bir ilk olan Aile Ofisi Forumu'nu düzenledik. Bu organizasyonun ikincisini Mayıs 2025 için planlanıyoruz. Bunun dışında da daha yakın tarihli olarak Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği ile 2 Ekim'de gerçekleştireceğimiz aile ofisi eğitimine dileyenler katılabilir.