Sağlık

17 Mayıs 2024 12:56

“Gebelikte ve çocuk olduğunda organik tüketim artıyor”

Organik tüketim konusunda halen yeterli bilginin olmadığını söyleyen Humm Organic Genel Müdürü Şirin Işık; yaptıkları araştırmada, katılımcıların yüzde 30'una yakınının, gebelikte ve çocuğu olduğunda organik atıştırmalıkları tüketmeye başladığını gördüklerini belirtiyor.

Humm Organic, 2017 yılında, Damla Şener Akkaynak, Hale Şener ve Aslı Acundaş'ın kendi annelik deneyimlerinden yola çıkmasıyla kuruldu. Amaç, çocukların doğru ve sağlıklı beslenmelerine katkı sağlamak, onları erken yaşta nitelikli beslenmeyle tanıştırmak, cezbedici eğlenceli renkli paketlerle faydalı ve lezzetli tatları keşfetmekten keyif almalarını sağlamak, sağlıklı atıştırmalık üzerine farkındalık yaratmaktı. Bugün, Humm Organic ürünleri sadece çocuklar değil, diyet ve spor yapan, gluten duyarlılığı olan ya da vegan beslenen yetişkinler tarafından da oldukça tüketiliyor. Humm Organic Genel Müdürü Şirin Işık, sağlıklı yaşam farkındalığının artmasıyla ezber haline gelen alışkanlıkların değiştiğini anlatıyor.

* Dünyaya ve Türkiye'ye baktığımızda organik ürünlere bakış açısı nasıl sizce?

Hepimizin bildiği ve yaşadığı Covid gerçeği beslenme alışkanlıklarımızı radikal şekilde değiştirdi. Sağlığımızın kıymetini anladık. Bu duygu, gündelik hayatımızda fark etmediğimiz çoğu ezber haline gelmiş alışkanlıkları da değiştirmemizi sağladı. Etiket okumaya, araştırmaya başladık. Ve anladık ki çok da sağlıklı ve doğru beslenmiyoruz. Bu da organik beslenmeye olan ilgiyi fevkalade artırdı. Söz gelimi küresel ölçekte organik gıda pazarının büyüklüğü 2023 yılı itibarıyla 125 milyar Euro'yu buldu. Türkiye'nin organik ürün ihracatı ise 1 milyar doları geçmiş durumda. Organik atıştırmalık pazarı bu rakamların içerisinde daha az paya sahip ancak hem dünyada hem de Türkiye'de pandeminin etkisiyle büyüme trendini sürdürüyor. Türkiye'de organik atıştırmalık pazarı gelişme alanları oldukça fazla olan bir pazar. Aslında Türkiye'nin bu alandaki potansiyeli şu anki rakamların çok çok üstünde. Çünkü Türkiye coğrafyası organik tarıma müsait ve Türk halkı organik beslenmeyi büyüklerinden, atalarından çok da iyi biliyor ve istekli. Ancak ne yazık ki ulaşım imkanı kısıtlı ya da zor olmuş. Türkiye'nin organik tarım konusunda ciddi bir bilgi birikimi ve son yıllarda oluşturulmuş iyi bir mevzuatı da var. Organik tarım her ne kadar zor olsa da imkansız değil. Dolayısıyla organik beslenmek de öyle. Ancak halen organik nedir tam olarak bilmiyoruz. Bu konuda devlet desteğiyle birlikte özellikle çocuklardan başlayarak ciddi bir farkındalık ve bilinçlendirme çalışması yapılması gerekiyor.

"YÜZDE 66 SAĞLIKLI YAŞAMI BENİMSİYOR"

* Organik ürün denildiğinde tüketicilerin beklentisi ne yönde şekilleniyor?

Twentify araştırma şirketiyle gerçekleştirdiğimiz Türkiye temsili çalışmaya göre; tüketicilerin yüzde 66'sı sağlıklı atıştırmalıkları yaşam tarzı olarak benimsediğini ifade ediyor. Rafine şekerden, katkı maddelerinden, doymamış yağlardan uzaklaşarak sağlıklı ürünler tüketmek istiyorlar. Organik sağlıklı atıştırmalık ilgisinin, özellikle gebelikten itibaren başladığını görüyoruz. Tabii ki aile yapımız ve kültürümüz gereği evde beslenmeden sorumlu kişi annelerimiz. Anneler çocukları için sağlıklı beslenmeye, özellikle organik gıda tüketmeye özen gösteriyor. Araştırmada çıkan sonuca göre, katılımcıların yüzde 30'una yakını, gebelikte ve çocuğu olduğunda organik atıştırmalıkları tüketmeye başlıyor. Çocuğu için en doğrusunu arayan annenin isteği, şeker ilavesiz, organik, katkı maddesi ya da koruyucu ve renklendirici içermeyen, bazen vegan hatta glütensiz gıdalar. Yani temiz içerikli gıda tüketimine yönelik büyük bir talep var diyebiliriz.

8 ANA GRUPTA 20 ÇEŞİT ÜRÜN

* Sizin kaç çeşit ürününüz var? Özellikle ne tür ürünlere yoğunlaştınız?

Kurabiye, kek, bar, gevrek, grissini, yumuşak şeker gibi çeşitlerimizle 8 ana grupta 20'ye yakın farklı ürünümüz var. Her zevke hitaben, keşfedilecek yeni sağlıklı ve organik lezzetlerle bu sayıyı daha da artırmak istiyoruz. Mevcut ürünlerimizden 13'ü vegan. 5 ürünümüzse hem vegan hem de glütensiz. Tamamı şeker ilavesiz, organik; bir kısmı süt ve süt ürünleri içermiyor. Tüm alerjen testlerden geçmiş ve bağımsız laboratuvarlar tarafından sertifikalandırılarak onanmış. Ürünlerimizde organik buğday ve karabuğday unu, siyez unu, yulaf ezmesi kullanıyoruz. Ayrıca keçiboynuzu, zencefil, hurma, elma, tahin, bal, pancar, tarçın gibi besin değeri yüksek vücudun ekstra ihtiyacı olan ham maddeleri kullanmaya özen gösteriyoruz. Üretimden tüketime organik zincirde üretim yapıyoruz. Özetle tüm ürünlerimiz 'temiz içerik'li. Bu kavramın karşılığı tüm dünyada, katkı ve koruyucu madde içermeyen, renklendirici bulundurmayan, içinde bulunan her bir malzemenin son derece güvenilir ve sağlık koşullarına uygun olduğu anlamını taşıyor.

3 AŞAMALI ORGANİK SERTİFİKASI

* Ham maddeleri nereden temin ediyorsunuz?

Ürünlerimizde kullanılan içeriklerin tamamı organik sertifikalı olup, güvenilir ve sürdürülebilir kaynak üreticilerden tedarik edilmekte. Ürünlerimizde üç aşamalı bir sertifikalandırma söz konusu. Birincisi tüm ham maddelerin organik sertifikası olması gerekiyor. İkinci aşamada üretilen nihai ürünün organik sertifikası olması gerekiyor. Uçtan uca sıkı bir denetimden geçerek, son aşamada ise ürünlerin satışında da organik sertifikası alıyoruz. Ürünlerimiz Alman menşeili organik sertifika kuruluşu CERES tarafından denetlenip sertifikalandırılıyor.

BÜYÜME HEDEFİ

"Daha önce Türkiye'de olmayan bir pazar yarattığımızı düşünüyoruz. 3 yılda 3 kat, tonajda ise yaklaşık 5 kat büyüme oranına ulaştık.

2024 ve 2025 yılında tonajda yüzde 100'ün üzerinde, ciroda 2 kat, totalde ise gelecek 5 yılda 5 kat büyümeyi hedefliyoruz.

2024'teki iş planımızın başında yurt dışına açılmak var. İlk yıl itibarIyla ciromuzun yaklaşık yüzde 10'a yakınının ihracat kaynaklı olacağını öngörüyoruz."

EN ÇOK OKUNANLAR