Portre

08 Şubat 2025 11:08

“İnandığım değerlerin peşinden gitmeyi seviyorum”

Grifon Capital ve Cushman & Wakefield | TR International Yönetim Kurulu Başkanı Tuğra Gönden, yılın ikinci portresi olarak sorularımızı içtenlikle yanıtladı. İş hayatına, sosyal yaşamına ve motivasyonlarına dair konuşan Gönden, şu yorumda bulunuyor: “Merak duygum, karakterimde en öne çıkan özelliklerden biri. Merak etmenin güzel olduğu kadar insan için güçlü bir motivasyon kaynağı olduğunu düşünüyorum. Çünkü bir şeyi öğrenmeye çalışmak ve bu konuda hevesli olmak içsel bir motor görevi görüyor."

Büyük bir heyecan ve keyifle devam ettirdiğimiz, iş ve ekonomi dünyasından insanların çok farklı yön, fikir ve duygularıyla tanışıp karşılaştığımız; Platin Dergisi'nin #PlatinPortre köşesinde bu ay da yine çok değerli bir ismi ağırlıyoruz. Grifon Capital ve Cushman & Wakefield | TR International Yönetim Kurulu Başkanı Tuğra Gönden, yılın ikinci portresi olarak şubat sayımızda çıkıyor karşımıza... Aslen Almanya doğumlu olan ve 28 yaşına kadar orada yaşayan ancak hayallerinin peşinden gitmeyi tercih ederek Türkiye'ye gelen Gönden ile iş hayatına, sosyal yaşamına ve motivasyon ile hayallerine dair konuştuk. Tüm sorularımızı içtenlikle yanıtlayan Tuğra Gönden'in şu sözleri de hepimizi motive edecek türden: "Hep beraber biraz bardağın dolu tarafından bakarsak aslında neler yapabileceğimizi de görmüş oluruz. Her şeyi kötülemeye gerek yok. Evet çalkantılı bir dünya döneminde yaşıyoruz ama aynı zamanda çok önemli değerlere de sahip olduğumuzu düşünüyorum. Bugünün dünyasında da bunun bir güç olduğuna inanıyorum."

"ENERJİMİZ YERİNDE, MUTLU VE UMUTLUYUZ"

*Nasılsınız Tuğra Bey, şu ara hayata ve gündeme dair neler düşünüyorsunuz, kafanızı neler meşgul ediyor?

İyiyim, çok şükür. Enerjimiz yerinde, mutlu ve umutluyuz. Yeni bir yıla başladık, yeni heyecanlar, yeni projeler, yeni işler... Sağlığımız yerinde, gerisi teferruat. Koşmak da bize düşüyor, biz de onu yapıyoruz. Çok yorulan bir insan değilim, bu bir yaşam tarzı. Benim bir hayatım var ve bu hayat içerisinde her şey birbiriyle ilişkili. Arkadaşlarımla çalışıyorum, özel hayatıma da bir sınır çekemiyorum. Dolayısıyla hepsi bir arada. İşimi severek yaptığım için iş olarak görmüyorum, özel veya sosyal hayatımı da ayrı değerlendirmiyorum. Bana kalırsa hepsi bir. Severek yaptığım için de yorulmuyorum. Bu bir felsefe ve yaşam tarzı.

"HAYAT BOYU ÖĞRENMEK BENİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ"

*İş dışında neler yapmaktan keyif alıyorsunuz? Hobileriniz, tutkularınız, alışkanlıklarınız nedir?

Beden, ruh ve zihne çok önem veririm. Benim için bunların dengede olması gerekiyor. Çok meraklı bir insanım, dolayısıyla hayat boyu öğrenmek benim için çok önemli. Zihnimi böyle besliyorum. Ruh halim için ise ailem... Onlarla zaman geçirmek ve etkileşim halinde olmak çok kıymetli bir durum. Ailemiz epey geniş, her ferdiyle yakın bir şekilde görüşüyoruz, konuşuyoruz. Bu da bana enerji anlamında çok şey sağlıyor. Ailemi bir enerji kaynağı olarak görüyorum, bu durum benim ruhumu besliyor. Beden olarak da sağlıklı olmak lazım çünkü sağlık olmayınca, bu denge bozuluyor. Ben de kendime iyi bakmaya, hareket etmeye çalışıyorum. Örneğin, günde 10 bin adım atıyorum. Spora da erken kalktığım için sabahları vakit ayırıyorum; yüzerim veya sabah yürüyüşümü yaparım... Tüm bunların dışında çok küçük yaşlardan beri yelken yapıyorum. Denizi ve doğayı çok seviyorum. Rüzgarla bir yerlere gidiyor olmak bana çok büyük keyif ve huzur veriyor. Diğer taraftan çok kitap okuyan bir insanım. Sabah akşam kitap okuyan biriyim. Bu, zihnimi besleyen bir şey. Kişisel gelişim, psikoloji, tarih ve biyografi kitaplarını çok seviyorum. Bir yandan da öğrenmeye devam ediyorum. Çevrim içi öğrenme platformlarında çeşitli şeyler öğrenmeyi ve buna vakit ayırmayı seviyorum. Bir de ben küçüklüğümden kalma bir alışkanlık olarak ansiklopedi okumayı çok seviyorum. Kendimi kaptırınca saatlerce vakit geçiririm. Belgesel seyretmek de benim için bir diğer alışkanlık.

(Tuğra Gönden ve Ali Demirtaş)

"MERAK, KARAKTERİMDE EN ÖNE ÇIKAN ÖZELLİĞİM"

*Sizce karakterinizde en öne çıkan özelliğiniz nedir ve bu özelliğinizi seviyor musunuz?

Merak duygum, karakterimde en öne çıkan özelliklerden biri. Merak etmenin güzel olduğu kadar insan için güçlü bir motivasyon kaynağı olduğunu düşünüyorum. Çünkü bir şeyi öğrenmeye çalışmak ve bu konuda hevesli olmak içsel bir motor görevi görüyor. Öte yandan idealist bir insanım. İnandıklarımın peşinden gitmeyi seviyorum ve bunun için diretiyorum. O yüzden de sürekli bir şeyleri merak ediyorum, bu konuda pes etmem. Aklıma bir şeyi koyarsam mutlaka yaparım. Benim hayatımda çok ciddi değerlerim ve bir pusulam var. Ondan da şaşmamaya çalışırım.

*Çocuklarınıza küçüklüklerinden beri sürekli tekrar ettiğiniz öğretiler var mı?

Değerler bizim çok önemli. Diğer taraftan da "Meraklı olun ve öğrenmeye devam edin, hayat boyu bunu unutmayın" diyorum... Öğrenmeye istekli olan birisi aç kalmaz diye düşünüyorum. Değerler bir pusula. İstediğin kadar öğren, bir pusulan olmadığı sürece doğru yolda ilerlemek zorlaşıyor.

*20'li yaşlardaki kendinize ne söylemek isterdiniz?

"Aynen devam" derdim sanırım. Şunu da eklerdim: "Her şeyi kendin öğren, iyi, hoş, güzel ama bunun bir kolay yolu daha var, daha fazla danış, daha fazla soru sor..."

"ÖNEMLİ OLAN KAÇ KERE DÜŞTÜĞÜN DEĞİL, KAÇ KERE KALKTIĞIN"

*Hem kariyer hem de özel hayat yolculuğunuza baktığınızda neler geçiyor aklınızdan? Bu yolculuğu nasıl tanımlıyor ve adlandırıyorsunuz?

Değerlerim, pusulam ve bir vizyonum var. O yolda da ilerliyorum. Ancak tabii ki bu, çok deneme ve yanılma süreci bir yandan da. Bu noktada kaç kere düştüğün değil önemli olan, kaç kere kalktığın. Çünkü bir şeye inanıyorsanız, o yolda ilerleyeceksiniz. Ben de çok şükür inandığım yolda çok düştüm ama çok da kalktım... Almanya'da doğdum büyüdüm, 28 yaşıma kadar da orada yaşadım. Kendi isteğim ve irademle Türkiye'ye geldim.

Buraya gelip, bu ülkenin gelişimine katkı sunmak istedim. Bu vizyon ve hedefle Türkiye'ye geldim. Dolayısıyla da yeni alanlar, yeni konular çok isteyerek peşinde gittiğim şeyler. Türkiye'nin önünün çok açık olduğunu ve önemli bir geleceğinin olduğuna inanarak bunu yaptım. Yolculuğumu tanımlamak gerekirse, değerler çok önemli. Vizyonunuz ve planınız da varsa, yürüyün, güzel şeyler olacaktır.

"AİLEM BENİM ENERJİ SANTRALİM"

*Ailenizle diyaloğunuz ve ilişkiniz nasıl? Onlarla neler yapmaktan keyif alırsınız?

Ailem benim enerji santralim. Enerjimi, ruh sağlığımı ve dengemi ailemden alıyorum, onlardan besleniyorum. Örneğin annemi, babamı mutlaka her akşam ararım. Ayrıca ailemle birlikte yemek yemeyi çok severiz, kahvaltılar da çok önemlidir, her sabah birlikte mutlaka kahvaltı yaparız. Hep birlikte seyahat etmeyi de çok severiz. Zaten kişisel olarak seyahat etmeye çok meraklıyım. Geçen gün uygulamada baktım, 44 ülkede 336 şehir gezmişim. Genç yaşta başladım. Bu da bir alışkanlık ve gelenek bizde. Eşim de çok seviyor. Çocuklarımızla da devam ettiriyoruz bunu. Şunu açıklıkla söyleyebilirim ki Türkiye gerçekten bir cennet. Doğası, kültürü bakımından eşi benzeri yok. Ama gezdiğim ülkeler arasında da çok sevdiğim yerler oldu. Örneğin Yeni Zelanda, İzlanda ve Hawaii...

"DÜNYA GERÇEKTEN İYİYE GİDİYOR VE ÇOK GÜZEL GELİŞMELER VAR"

*Elinizde herkese ulaşacak bir mesaj olsaydı bu ne olurdu?

Yakın zamanda bir kitap okudum. O kitapta, "Rakamlara bakın, verilere bakın, bilgilere bakın, dünyanın iyiye gittiğini göreceksiniz" diyordu. Bence hakikaten de öyle. Dünyada çatışmalar, açlık, ölüm vs. var ama tüm bunlara rağmen dünya iyiye gidiyor. Rakamlar ve veriler de bunu doğruluyor. Ancak tabii ki insanlık hali, kötü haberler ve olumsuz gelişmeleri genelliyoruz. Dünya gerçekten iyiye gidiyor ve çok güzel gelişmeler var. Ben de sanırım bunun mesajını vermek isterdim. Biraz buna odaklanmamız gerekiyor. Her şey düşündüğünüz kadar kötü değil. Verilere odaklanalım, gerçek orada çünkü.

"ALMAN DİSİPLİNİ VE TÜRK PRATİĞİ"

*Kendi iş vizyonunuzu nasıl tanımlıyor ve adlandırıyorsunuz?

Alman disiplini, Türk pratiği ve ayak uydurma yeteneği... Ben hayatta bunu kendime kazandırdığımı düşünüyorum. Bu da bana çok şey kazandırdı. İstediğiniz kadar plan yapın, yeni bir şey ortaya çıktığında ona ayak uydurabiliyorsanız başarıya ulaşabiliyorsunuz. Yere mi düştük, neden düştük, nasıl kalkarız, bir daha düşmemek için ne yapmamız lazım... Bunları çok iyi analiz etmek gerekiyor. Çalışma arkadaşlarıma da hep söylerim, "Hata yapmaktan korkmayın, o hatadan bir ders çıkaramıyorsanız, artık hata yapmak bir tercih haline gelir..." Bir de şuna inanırım, hayatta aslında risk diye bir şey yok. Bilgi eksikliği var. Bir konu hakkında ne kadar bilgi sahibi iseniz, o kadar risksiz hale geliyor birçok şey. Girişimci ruhu hiçbir zaman kaybetmemek gerekiyor. Ne kadar kurumsal bir yapıda olursanız olun, bu ruh çok önemli. Çünkü her şey planladığımız, konuştuğumuz ya da düşündüğümüz gibi olmuyor. Bu nedenle esnek ve ayak uyduruyor olmak gerekiyor. İşte tüm bunlar benim iş vizyonumu oluşturuyor.

"KENDİ ÖZ DEĞERLERİMİZİ KAYBETMEMEMİZ GEREKİYOR"

*Bundan sonrası için hem hayata hem de iş yaşamına dair kaygınız, planınız, hayalleriniz nedir?

Hep beraber biraz bardağın dolu tarafından bakarsak aslında neler yapabileceğimizi de görmüş oluruz. Her şeyi kötülemeye gerek yok. Evet çalkantılı bir dünya döneminde yaşıyoruz ama aynı zamanda çok önemli değerlere de sahip olduğumuzu düşünüyorum. Bugünün dünyasında da bunun bir güç olduğuna inanıyorum. Dolayısıyla bunun farkında olalım ve bunları kullanalım. Çocuklarımın eğitimine ve gelişime çok kafa yoruyorum. Değerleri öğretmek ve yaşatmak çok önemli. Çünkü çarpım tablosu biliyorsun ne fark eder, Google veya diğer platformlar bunu zaten yapabiliyor. Onların bir şeyi bilmelerinden ziyade değerleri bilmeleri benim için daha önemli. Bunu yaparken de bizim kendi öz değerlerimizi kaybetmememiz gerekiyor. Merhamet, hoşgörü; bunları yaşatmak şart. Ben buna kafa yoruyorum işte. Plan ve hayallerime gelince, işlerimizi Türkiye'den dünyaya açabilmek en büyük temennim. Öte yandan inşallah hiçbir zaman emekli olmam. Ayrıca arkeoloji ile ilgilenmek istiyorum günün birinde. Ne zaman olur bilmiyorum ama bunu bir gün yapacağım.

"VİZYONUMUZ; TÜRKİYE'DEN ÇIKAN ULUSLARARASI BİR GAYRİMENKUL PLATFORMU OLMAK"

*Cushman & Wakefield'dan bahsedelim biraz da. Nasıl gidiyor?

10 yıldan uzun bir süredir, Cushman & Wakefield'ın ülke başkanıydım. Yani yabancı bir şirketin Türkiye ofisini yönetiyordum. Ancak 2023 yılında Amerikalı hissedarlardan Türkiye'deki haklarını satın alarak yoluma devam etmeye karar verdim. Neredeyse iki yıl olacak... Grifon Capital adında bir şirket kurarak, tüm şirketleri bu çatı altında kurguladım. Son iki yılda dört şirket kurduk, iki şirket satın aldık, iki erken aşama girişime de yatırım yaptık. Son iki yılımız çok yoğun ve hareketli geçti. Aynı işlere aynı şekilde devam edeyim diye bu adımları atmadım. Beklentim, coğrafi anlamda ve faaliyet alanı olarak genişlemek... Ama hepsinin özünde gayrimenkul var. Gayrimenkul benim en iyi bildiğim konu. Dolayısıyla yurt dışındaki konut projelerinin Türkiye'de satılmasıyla alakalı birtakım çalışmalarımız oluyor. Bu süre zarfında dünya devleriyle çalışmaya başladık. Onun dışında buna çok farklı konular ve girişimler de eklendi. Kısaca geniş bir yelpazede çalışmaya devam ediyoruz. Bu noktada en temel vizyonumuz ise Türkiye'den çıkan uluslararası bir gayrimenkul ve yatırım platformu olmak...

EN ÇOK OKUNANLAR