Portre

19 Ekim 2024 10:28

“İşimi ciddiye aldığım kadar keyif almayı da önemserim”

Sorci and Fofa markasının kurucusu Burcu Akdarı Toprak, #PlatinPortre'nin ekim ayı konuğu olarak sorularımızı yanıtladı: “Herkesin yaptığını yapmayı sevmem, zor olan beni korkutmaz, zahmetli işler beni yıldırmaz. Güzel bir ekiple, doğru görev dağılımıyla işimi ciddiye aldığım kadar keyif almayı da önemserim. Yalın ve kaliteli işleri seviyorum, gereksiz gösteriş tahammül edemeyeceğim bir şey. İşim beni sadece maddi değil, manevi olarak da beslemeli ve ana değerlerimle örtüşmeli."

Bu ay #PlatinPortre'de yine çok değerli bir ismi ağırlıyoruz. Özel yaşamının yanı sıra annesi Hatice Hanım ile birlikte yarattığı ve çoktan uluslararası bir üne ulaşmış 'Sorci and Fofa' adlı giyim markası ile çok özgün bir yerde duran, kurucu ve tasarımcı kimliğiyle işlerine değer katmaya devam eden bir isim Burcu Akdarı Toprak... Kendisi bu ayki sayımızda konuğumuz olarak sorularımıza içten yanıtlar verdi. Öyle ki çok yönlü kimliği ve hayattan keyif almayı seven özellikleriyle hem kendi yaşamına hem de çevresine değer katan Burcu Hanım iş ve özel yaşamında denge kavramına çok inanıyor, hayatını da buna göre düzenliyor... Ailesi, sevdikleri ve yakın dostlarıyla ilişkisini ise her zaman en iyi noktada tutmaya çalışıyor. Spor, sanat, müzik ve doğa yürüyüşleri vazgeçemedikleri arasında yer alan Burcu Akdarı Toprak, "Hayat senin sahnen, kimsenin değil, sevdiklerine sarıl ve bunun hakkını ver, sahnenin en iyisini kendine ve kimseye zarar vermeden yap" diyor.

"KENDİMİ SPORSUZ EKSİK HİSSEDİYORUM"

* Burcu Hanım nasılsınız, hayatınızda iş dışında neler yapmaktan keyif alırsınız?

Çok teşekkür ederim, gayet iyiyim. En büyük tutkum hayatı her alanda dolu dolu yaşayabilmek ve bunu bazen yalnız bazen de sevdiklerimle, ailemle yapabilmek. Açık havada, sabah çok erken saatlerde sporumu yaparım. Spor benim hayat enerjimi dengeleyen bir şey. Günüm böyle başlamayınca rahatsız oluyorum, eksik hissediyorum. Keşif gezilerimi aksatmam, mutlaka doğada trekking yürüyüşü gibi her türlü aktivitede yer alırım. Kayak ise çocukluktan beri severek yaptığım bir spor. Eşimin de benim de 40 yılı aşkındır sevdamız. Kızımıza da aşıladık, 2.5 yaşında ilk kayağını yaptı, şimdi onun da vazgeçilmezi. Ailecek dağları keşfetmek bizim en sevdiğimiz şeylerden biri. Ülkemizin yanı sıra birçok ülkeyi de gezme şansı buldum, genel bilinen rotalar ilgimi çekmiyor. Bilinmedik keşifler benim için daha cazip. Yıllardır Türkiye'nin güneyinde Lykia rotasını yürüyerek ülkemin doğal güzelliklerine bir kez daha hayran kalıyorum. Hem ciddi bir spor oluyor hem de tarihi ve kültürel coğrafyayı iyice içinizde hissediyorsunuz. Dağ ve doğa olmazsa olmazım. 10 yaşındaki kızım ve eşimle beraber eğitici seyahatlere çıkmayı seviyoruz. Keşfi zor veya ertelediğim bir sürü rotam var, işten ve güncel yoğunluktan fırsat buldukça ilerleyen zamanlarda inşallah sevdiklerimle gerçekleştireceğim.

(Ali Demirtaş ve Burcu Akdarı Toprak)

"SANAT VE MÜZİK RUHUMUZA ÇOK İYİ GELİYOR"

* Sanatla ilgileniyor musunuz?

Sanatın her alanı insanın içini dolduruyor, elimden geldiğince müzeleri ve yeni sergileri ziyaret etmeyi seviyorum. Bu gezilerimizi kızımla yapabilmek de ayrı bir keyif oluyor. Kızım yıllardır bale yapıyor, bu sebeple gerek ülkemizde gerek yurtdışında bale gösterilerini kaçırmamaya çalışıyoruz. Ailece müziğe ilgiliyiz, kızım da enstrüman olarak piyano ve çello çalmayı çok seviyor. Onun vesilesi ile yurtdışında yarışmalara gitme ve resitalleri izleme şansı buluyoruz. Sanat ve müzik ruhumuza çok iyi geliyor.

"KÖTÜLÜĞE KARŞI NET BİR DURUŞUM VAR"

* Sizce karakterinizde en öne çıkan özelliğiniz nedir?

Cesaretli, azimli, hayata karşı net duruşu olan bir insan olduğumu söylerler. Haksızlığa gelemem. Kendini seven, kendisiyle sorunu olmayan, barışık bir insanım. Fakat herkes gibi benim de elbette iyileştirmek veya geliştirmek istediğim özelliklerim var. Gelişimi tetikleyen ortamları ve sohbetler benim için çok ilham verici oluyor. Ailem, sevdiklerim ve dostlarım hayatımın merkezi. Sevdiklerim için verici olmak ve fedakarlıklar yapmak benim için olması gereken şeyler. Ancak sabır ve toleransımın yanı sıra haksızlığa ve kötü niyete karşı da her zaman net bir duruşum var.

"AİLEM BENİM PİYANGOM"

* Aileniz ile diyaloğunuz ve ilişkiniz nasıl?

Ailem benim piyangom. Annem, babam, kardeşim, eşim, kızım ve yakın akrabalarım; benim hayat dayanaklarım. Çocukluktan beri aileme çok önem veririm. Çünkü biz her şeyimizi ailemizle yaptık, onlar da bize kendilerini adadılar. Aile, en çok değer gördüğün, hayat bulduğun ve gücünü aldığın yerdir. Sevgi dolu değerlerle büyütülmüş bir çocuğun hayatı ve tabanı her zaman sağlamdır. İşimi, seyahatlerimi ve tatillerimi onlarla birlikte yapmayı çok severim. Eşim de ben de birbirimize ve kızımıza bu özeni elimizden geldiğince gösteriyoruz, bundan da keyif alıyoruz.

"ANNEM BENİ HER ZAMAN CESARETLENDİRMİŞTİR"

* Annenizle aynı zamanda iş de yapıyorsunuz. Onunla ilişkiniz nasıl, onun çocukluktan beri size öğütlediği şeyler nelerdi?

Uzun yıllardır çalışma hayatındayım, bir süresini kurumsal hayatta geçirmiş olsam da aile işletmelerimizde uzun yıllar babamla çalıştım. Ailenin ilk kızıyım, ailem bana her daim destek olmuştur. Ancak son yıllarda annemi de iş dünyasına dahil etme; içindeki cevher ve yeteneği açığa çıkarmak istedim. Dolayısıyla annemin de ortak olduğu yeni markamızı beş yıl önce kurduk. Annem çok azimli ve çok çalışkan bir insan. Bana her konuda hem güvenir hem de destekler. Vizyonunu ve sezgilerini mutlaka benimle paylaşır, uyarılarını yapmaktan da asla geri kalmaz. Tüm bunlar benim için dünya kadar önemlidir. Vizyonuna, öngörüsüne ve iyiliğine çok inanır ve güvenirim. Kendisinin en önemli öğütlerinden biri sabır ve azimdir. Sevgi dolu bir kalbi ve beni her zaman destekleyen bir yapısı vardır. Annem sabır ve azimle ilerlemem için beni her zaman cesaretlendirmiştir.

* Herkese ulaşacak bir mesajınız olsaydı bu ne olurdu?

Hayat senin sahnen, kimsenin değil, sevdiklerine sarıl ve bunun hakkını ver, sahnenin en iyisini kendine ve kimseye zarar vermeden yap.

"YALIN VE KALİTELİ İŞLERİ SEVİYORUM"

* Kendi iş vizyonunuzu nasıl tanımlıyorsunuz?

Herkesin yaptığını yapmayı sevmem, zor olan beni korkutmaz, zahmetli işler beni yıldırmaz. Güzel bir ekiple doğru görev dağılımıyla işimi ciddiye aldığım kadar keyif almayı da önemserim. Yalın ve kaliteli işleri seviyorum, gereksiz gösteriş tahammül edemeyeceğim bir şey. Bunu hem babamdan hem de annemden öğrendim. Kurulu düzeni sürdürmek kolay değildir, zordur ama geleceği olan startup'ı da büyütmek ve geliştirmek, yaratıcı olmak benim keyif aldığım bir şeydir. İşim beni sadece maddi değil manevi olarak da beslemeli ve ana değerlerimle örtüşmeli. Saygın, kendime, çevreme faydalı olarak iş etik değerlerimden asla ödün vermeden çalışırım ve bunu önemserim. Bu süreçte de ailem ve sevdiklerimle olmak çok önemli, onları ihmal etmemeye çabalarım. Mümkünse bazı aşamaları onlarla birlikte yapmayı yeğlerim. Benim için hayat dengesi en mühim olan konu, dengemi kurmam ve korumam benim için huzur kaynağıdır. Kendimle rekabeti severim ama aşırı rekabetten kaçınırım. Bana iyi geldiğini düşünmüyorum.

"ÖZGÜNLÜKTEN UZAKLAŞMADAN ÜRETMEYE DEVAM EDİYORUZ"

* Biraz da Sorci and Fofa'dan bahsedelim. Sizdeki karşılığı nedir markanızın?

Benim için Sorci and Fofa, kendinize ve çocuğunuza severek ve gönül rahatlığıyla giydirebileceğiniz tasarımlar yaratmak demek. Zaten esas çıkış noktası da bu idi. Hem şık hem kaliteli hem de güvenilir bir şekilde üretilmiş tasarımları hayata geçirmek. Annemle birlikte kafamızda oluşturduğumuz çizgi bir araya geldi ve ortaya da lüksün kalite ile birleştiği bir marka çıktı. Kalitemizle, özgün tasarımlarımızla, doğru ortamlarda görünür olarak çok üst düzey platformlarda ve uluslararası kimselerin gardıroplarında kısa sürede yer aldık. Bir Türk markası olarak bu bizim için gurur verici. Keskin ve taviz vermeyen kalite anlayışı ile özgünlükten uzaklaşmadan üretmeye devam ediyoruz. Teknik ekibimizle beraber tasarımlarımızı kendimiz yapıyoruz, alanında profesyonel ekiplerle çalışıyoruz, kumaşlarımızı en iyi noktalardan temin ediyoruz. Neyi seviyorsak onu hayal ediyoruz.

EN ÇOK OKUNANLAR