Bir şehrin sadece simge haline gelmiş yapılarıyla ya da meydanlarıyla açıklanamayacağını, bunların dışında kalan yerlerin de oraya dahil olduğunu anlatan ilk sergi 'Şehir Nerede'nin ardından gelen ikinci sergi 'Görünmeyen Kent', bir kentin simgesel yapılarının ve meydanlarının inşasında, unuttuğumuz 'görünmeyen'in rolüne odaklanıyor. Kentin aslında ne hayal edip idealleştirdiğimiz ne de aklımızda kalan birkaç simge ile tanımladığımız bir yer olmadığına dikkat çekiyor.
ALGILARI DEĞİŞTİRECEK BİR YAKLAŞIM
Kentlinin kendi zihninde ve özel mekanında gerçekleştirdiği üretimin ne kadar gözden uzak kalırsa kalsın, kente dahil olduğunu ve önünde sonunda onun karakterine yansıyacağını hatırlatıyor. Gizli kalmış üretime zaman zaman tanık olmanın ve kenti tanımlarken onları da işin içine katmanın, orası hakkındaki algıları ya da yargıları değiştireceğini vurguluyor. Serginin küratörü Emre Zeytinoğlu da "Orada olup bitenlerin, geleceğe ait niyetlerin pek çoğu gözlerden uzak gerçekleşiyor, oranın yaşamını hayal edemeyeceğimiz ölçüde çeşitlendiriyor ve böylece yapmaya çalıştığımız her kent tanımını boşa düşürüyor. Kentte öyle özel mekanlar vardır ki oraya girildiğinde, hemen kapının dışındaki sokak ile hiç ilgisi olmayan görüntülerle ve şaşırtıcı yaşam biçimleri ile karşılaşılabilir. Bu yüzden kentin geleceğine dair düzenlemeler ya da planlar da çoğunlukla gerçek dışı kalır. Ayrıca her bir kentlinin zihninde kurgulardan o kent, yine gerçek dışı kalmaya mahkum olur" diyor.
SANATSAL ÜRETİME DESTEK
Muratcan Sabuncu kuruculuğunda, Sergen Şehitoğlu sanat danışmanlığında Sultanbeyli'de açılan YUNT, toplumun sanatsal etkinliklerle karşılaşma olanaklarını artırmayı amaçlıyor. Sergi ve etkinliklerin yanı sıra eğitim programı ve desteklediği yayınlar ile sanatsal üretime katkıda bulunmayı hedefliyor. Mekan, sunduğu deneyim ve etkileşim olanakları ile toplumsal değişim potansiyellerinin çoğalmasına yardımcı olmayı öncelikleri arasına yerleştiriyor. Prof. Dr. Eva Şarlak'ın akademik danışmanlığında düzenlenen seminer, konuşma programı ve teşvik politikası ile sanat üretimini ve entelektüel düşünceyi destekliyor.