İki girişimcinin doğaya ve çevreye saygılı şekilde dünyayı keşfedecek bir topluluk kurma hayaliyle 2021 yılında ortaya çıkıyor Ontrail markası. Bilgi ve deneyim paylaşımına önem veren, dünyayı keşfedenlerin hikayelerine ürünleriyle eşlik eden marka, yarına güzel bir dünya bırakma sorumluluğunu alan seyahatseverleri etrafına topluyor. Ekolojik dengeye duyarlı üretim süreçlerini konuşmak üzere bir araya geldiğimiz Ontrail Kurucu Ortağı Burçin Vahid'den tekstil üretiminden artan atık kumaşları ileri dönüştürerek Kadın Kooperatifi'ndeki üreticiler için nasıl bir değer yarattıklarını da öğreniyoruz, her yıl düzenledikleri 'Second Chance' etkinliğiyle ikinci kalite olarak adlandırılan ürünlere ikinci bir şans verme gayretlerini de dinliyoruz...
*Ontrail'ın marka yolculuğu nasıl başladı ve devam ediyor?
Ontrail'ın marka yolculuğu 2021 yılında başladı. İlk seneyi başarıyla tamamladıktan sonra, 2022 yılında ikinci tur yatırım aldık ve ekibimizi ve ürün gamımızı daha da büyüttük. Şu anda bizler gibi seyahat ve doğasever binlerce insana günlük yaşamlarında, yeni yolculuklarında keyif ve konfor katacak giyim, ekipman ve aksesuar ürünleri üretiyoruz.
*'Doğaya ve çevreye duyarlı ürün' üretim süreçleriniz hakkındaki detayları paylaşır mısınız?
Gezegenin parçası olan her bireyin, ekonomik döngüde yer alan her üreticinin, kurumun kendini sadece bir marka değil, aynı zamanda bir topluluk olarak görmesi ve sorumluluk alması gerektiğine inanıyoruz. Hızlı tüketim kültürünün hayatları domine ettiği bir çağda, döngüselliği konuşmalıyız, bunu nasıl sağlayabileceğimize kafa yormalıyız, uzun ömürlü ürünleri tercih etmenin ne kadar faydalı olabileceğini anlatmalıyız. Ontrail'da tüm ürünlerimiz; sürdürülebilir şartlarda, ekolojik dengeye duyarlı materyallerle ve sadece yerel atölyelerde bir araya getiriliyor. Giyim, ekipman, kırtasiye, aksesuar gibi birçok alanda ürünler sunan bir marka olarak giyim ürünlerinde sertifikalı kumaşlar ve geri dönüştürülmüş iplikler, kamp ekipmanlarında ise birinci sınıf fırınlanmış kayın ağacı, emaye gibi uzun ömürlü ve sürdürülebilir materyaller kullanıyoruz.
*Çalışanlarınızı ve paydaşlarınızı sürdürülebilirlik hedeflerinize nasıl ortak ediyorsunuz?
Tekstil üretiminden artan kumaşları ileri dönüşüm ile aksesuarlara çeviriyoruz. Bu aksesuarlar, Kadın Kooperatifi'ndeki kadın üreticiler tarafından el emeği ile üretiliyor. Yüzde 90'ı kadınlardan oluşan bir ekip giyim, ekipman, kırtasiye, aksesuar gibi birçok alanda ürünler ortaya çıkarıyor. Hem üretim hem de pazarlama faaliyetlerinde sürdürülebilirliği desteklemek adına üretici atölyelerin ellerinde kalan üretim fazlası kumaşları alıyoruz ve onları yeniden tekstile kazandırmak için ileri dönüşüm projeleri yürütüyoruz. Her sene Second Chance adında sürdürülebilir tekstili destekleyen bir de etkinlik düzenliyoruz. İkinci kalite olarak adlandırılan ürünlere ikinci bir şans veriyoruz, ufak kusurları yüzünden kenara ayrılan ürünleri fiyat avantajı ile tekrar pazara kazandırıyoruz.
*Kitlenizle aranızdaki bağı nasıl tanımlarsınız? Tüketiciyle temas kurduğunuz kanallarda verdiğiniz mesajlar neler?
Ontrail'i kurarken sadece bir marka değil aynı zamanda bir topluluk yaratma hayalimiz vardı, bilgi ve deneyim paylaşımlarına da değer veriyoruz. Benzer hayalleri ve değer yargıları olan bireylere sadece ürünler değil, kolayca yola çıkabilmeleri adına yararlı bilgiler de sunuyoruz. Her hafta ücretsiz bültenlerimizde seyahat ipuçları oluyor, ayrıca web sitemizde yüzlerce seyahat hikayeleri bulunuyor. Daha pratik arama için Ontrail Maps adında bir de harita geliştirdik. Gün batımı noktasından, yürüyüş parkurlarına kadar binlerce pin ile bir sonraki seyahatinizi zahmetsizce planlayabiliyorsunuz. Ontrail olarak amacımız doğaya ve çevreye saygılı şekilde dünyayı hep beraber keşfedebilmek ve bu anlara eşlik edebilmek.
*Sürdürülebilir üretime yönelik yasa tasarıları, yönetmelikleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Mesela en son AB Eko-Tasarım yönetmeliği yürürlüğe girdi...
2021 yılında Ontrail Store'u kurduğumuzda kendi yaşam stilimizle de örtüşen ve alışkanlıklarımızı yansıtan bir marka yaratmayı hedefledik. Küçük gibi görünse de sorumluluk bilinciyle atılan her adımın gezegen açısından büyük önem taşıdığını düşünerek iki girişimci olarak bu yola çıktık. Tekstildeki en önemli girdi maliyetlerini ham maddeler oluşturuyor. Dolayısıyla aslında hammadde ve tedarikçi tercihi bu işin çıkış noktası olmalı. Ardından da üretilen ürünlerin döngüsünü nasıl uzatacağımıza dair bir yol haritası oluşturmalıyız. Bu yönetmelik bizler gibi üreticilerin tamamını sadece bir ürünü pazarlamaktan çok daha fazlasını düşünmeye teşvik etmesi açısından değerli. Attığımız adımların çevresel etkisini düşünmeden hareket edemeyiz. Ürün dayanıklılığı, tekrar kullanılabilirlik, onarılabilirlik, enerji ve kaynak verimliliği gibi birçok yeni gereksinimi getiren bu yürürlük aslında bizleri yaptığımız işe ve parçası olduğumuz gezegene dair bir sorumluluk almaya itiyor. Biz en başından beri bunu gözettiğimiz için mutluyuz. İlk aşamadan itibaren çevreye ve ekolojik dengeye duyarlı üretimi benimseyen (uluslararası bağımsız bir kuruluş tarafından dünya çapında uygulanan, insan sağlığı ve çevrenin korunması ve ekolojiye uygunluk açısından tekstil ürünleri ve ilgili tüm işleme aşamalarındaki hammaddelere yönelik standart bir test ve sertifikalandırma sistemi) Oeko-Tex® 100 standart sertifikasına sahip kumaşları kullanmayı önceliğimiz olarak belirledik. Bu sertifikaya sahip ürünler Oeko-Tex 100 listesinde yer alan zararlı boya ve hammaddeleri üretimde kullanmadığını veya izin verilen oranda kullandığını taahhüt ediyor. Defter ve ajanda gibi aksesuar ürünlerimizde ise orman dostu kağıtlarla üretimi benimseyen FCS sertifikalı malzemeler tercih etmeye özen gösteriyoruz.