Enerji

07 Ekim 2022 16:55

Enerjide yenilenebilir hareket

Türkiye, enerjide ithalat bağımlılığını azaltmak, arz güvenliğini yeni kaynaklarla desteklemek, güneş ve rüzgâr enerjisinde yerli sanayi ile ilgili yan sanayiyi geliştirmek ve tedarik zinciri gibi konularda yeni fırsatlar oluşturmak için çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.

Tüm dünyada en önemli sektörlerin başında enerji geliyor. Her dışa bağımlı ülke ekonomisinde gördüğümüz gibi Türkiye de enerji ihtiyacının büyük bir kısmını yurt dışından ithal ediyor. Bu nedenle alanda atılan adım ve yürütülen çalışmalar büyük önem taşıyor. Bakanlık olarak yerli ve yenilenebilir enerji alanında yürüttükleri çalışmaları, enerjide kısa ve orta vadede nasıl bir strateji uygulayacaklarını Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez'e sorduk.

*Bakanlık olarak enerji açığını düşürmek için ne gibi çalışmalar yürütüyorsunuz? Türkiye, kısa ve orta vadede enerjide nasıl bir strateji uygulayacak?

Ülkemizin refahına en yüksek katkıyı sağlamak ve enerjide dışa bağımlılığımızı azaltmak için yerli ve yenilenebilir kaynaklarımızı önceleyen bir politika izliyoruz. Böylece elektriğin kaliteli, sürekli, uygun maliyetli ve çevreye duyarlı bir şekilde üretilerek vatandaşlarımıza sunulmasını amaçlıyoruz. Bu kapsamda özellikle son 10 yıllık dönemde yenilenebilir elektrik kapasitemizde kayda değer bir ilerleme sağladık. Milli Enerji ve Maden Politikamız çerçevesinde yerli ve yenilenebilir enerji yatırımlarımıza devam ediyoruz. Hem Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) modelimiz, hem de Yenilenebilir Enerji Kaynaklarını Destekleme Mekanizması (YEKDEM) kapsamında sunduğumuz destekleri artırdık. Lisanssız elektrik üretimi alanında yapılan düzenlemelerle yenilenebilir potansiyelimizi önemli ölçüde harekete geçirdik.

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI FATİH DÖNMEZ

ÇEŞİTLİLİK VE ESNEKLİLİK DÖNEMİ

2023'te Akkuyu NGS'nin ilk ünitesini devreye almayı planlıyoruz. Akkuyu NGS ile birlikte nükleer enerjiyi de elektrik üretim portföyümüze ekleyerek, enerjide arz güvenliğimize çeşitlilik ve esneklik kazandıracağız. Bakanlık olarak kısa ve uzun vadede yeni proje ve yatırımlarla Türkiye'nin enerjisini sürekli yüksek tutmaya gayret ediyoruz. Bildiğiniz üzere gerek pandemi gerekse de Rusya-Ukrayna arasında yaşanan çatışmanın doğurduğu küresel enerji krizinden tüm dünya gibi bizler de etkilendik. Kısa vadede, enerji sektörümüzün ve vatandaşlarımızın bu durumdan asgari derecede etkilenmesi için gerekli tüm düzenlemeleri ve destekleri hayata geçirdik. Uzun vadede ise enerji sektörüne ışık tutmak ve öngörülebilirliği artırmak amacıyla 2053'te net-sıfır emisyon hedefi planlamalarımız devam ediyor. Bu kapsamdaki plan ve programlarımızı bu yıl içerisinde yayımlamayı öngörüyoruz. Bu çalışma kapsamında uzun dönemli enerji arz-talep senaryoları hazırlayarak, uygulamasını gerçekleştireceğiz. Böylece hazırlayacağımız uzun dönemli senaryolarla, enerji bağımsızlığımızı sağlayacak hem milli hem de uluslararası hedeflerimize ulaşacağız.

DIŞA BAĞIMLILIK AZALACAK

* Petrol ve doğal gaz arama çalışmaları meyvelerini verdi. Bunlar Türkiye'nin elini ne zaman rahatlatacak? Çalışmalar nasıl gidiyor, yeni keşifler var mı?

Hem ulusal hem uluslararası basında geniş yer tutan Türkiye'de petrol ve doğal gaz arama ve üretim faaliyetlerimize devam ediyoruz. Türkiye Petrolleri, hali hazırda yurt içi ve yurt dışı günlük 160 bin varilin üzerinde bir üretim yapıyor. 2023'ün ilk çeyreğinde Sakarya Doğal Gaz Sahası'ndan üretilecek doğal gazın devreye girmesiyle hem fiyatlar hem de dışa bağımlılığım azalması noktasında ülke ekonomisine önemli bir katkı sağlayacağız. Son aylarda mevcut keşiflerde rezerv ekleme oranımızda artış oldu. Geçen yıl 70,8 mvpe (milyon varil petrol eşdeğeri) olan rezerv ekleme miktarımız, Şırnak'ın Cizre ilçesindeki Şehit Esma Çevik Sahasının keşfedilmesiyle 2022'nin ilk yarısında 110,6 mpwe'e ulaştı. Karada ve denizde yürüttüğümüz faaliyetlerimizde her türlü mal ve hizmet alımını yerli tedarikçilerimizden karşılamaya ve onların da sektörde önemli birer oyuncu haline gelmelerini sağlamak için gayret gösteriyoruz. Bu kapsamda geçen yıl %25 olan yerli imalat kullanım oranımızı bu yılın ilk yarısında %30'a çıkardık.

* Son yıllarda yenilenebilir enerjiye yatırımlar arttı. Sizin bakanlık olarak bu kapsamda yürüttüğünüz yeni projeler var mı?

Milli Enerji ve Maden Politikamız neticesinde uygulamaya konulan YEKA modeli ile çalışmalarımıza devam ediyoruz. YEKA yarışmalarıyla amacımız, enerjide ithalat bağımlılığımızı azaltmak, enerji arz güvenliğimizi yeni kaynaklarla desteklemek, güneş ve rüzgâr enerjisinde yerli sanayi ve ilgili yan sanayiyi geliştirmek ve tedarik zinciri gibi konularda yeni fırsatlar oluşturmak. Mevcut ve planlanan YEKA GES (Güneş Enejisi Santralleri) ve RES'te (Rüzgar Enejisi Santralleri) modelleri neticesinde toplamda 7.050 MW değerinde kapasiteye ulaşmasını öngörüyoruz. Yerli ve milli enerji hedefimiz doğrultusunda geliştirilen YEKA yarışmamızı ilk olarak, 2017'de YEKA-1 GES ile yaptık. Proje ile 1000 MWe gücünde bir güneş enerjisi santralinin yanı sıra, teknoloji üretimini de yapacak entegre bir güneş enerjisi fabrikasının kurulmasını da şart koştuk. Ayrıca 10 yıl süreyle güneş enerjisi alanında Ar-Ge faaliyetlerinin yürütüleceği bir Ar-Ge merkezinin kurulumunu amaçladık.

2020 yılı içerisinde söz konusu fabrika ve Ar-Ge merkezinin kurulumu tamamlanarak halihazırda %78,07 yerli katkı oranına sahip fotovoltaik modül üretimine devam ediyor. Bununla birlikte, 1000 MW büyüklüğündeki Konya-Karapınar YEKA GES-1 ile kurulumu devam etmekte olan santralde yaklaşık 786 MWe'lik kısmı işletmeye aldık. 10-20-30 MW kapasitelerinde 66 yarışmayla toplam 1200 MW bağlantı kapasitesinin tahsisine yönelik olarak gerçekleştireceğiz. YEKA GES-5 Yarışmalarının başvurularını da ileri bir tarihte alacağız. YEKA modelinin ülkemizin güneş enerjisi potansiyelinin değerlendirilmesi ve enerji maliyetlerimizin düşürülmesi noktasında getireceği faydaları net bir biçimde görebiliyoruz. 2020 yılında yenilenebilir enerji kurulu gücünü en çok artıran dünyada dokuzuncu, Avrupa'da dördüncü ülke olduk. 2020 yılının başından 2022 yılı Haziran ayı sonuna kadar olan sürede devreye aldığımız elektrik kurulu gücünün %89'u yenilenebilir enerji kaynaklarından oluştu. 2022 yılı Haziran ayı sonu itibarıyla elektrik kurulu gücümüz 101.518 MW'a ulaştı. Kurulu gücümüzdeki yenilenebilir kaynakların payı ise %54,1 seviyesine ulaştı.

* Dünyada yaşanan enerji krizlerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Son olarak Rusya'nın, Ukrayna'yı işgaliyle enerji krizi farklı bir boyut kazandı. Bu kapsamda Türkiye'nin en az hasarla çıkması için bakanlık olarak ne gibi özel çalışmalar yürütüyor, önlemler alıyorsunuz?

Pandemi nedeniyle meydana gelen koşulların enerji üretim-tedarik zinciri üzerindeki etkisi tam olarak geçmemişken Rusya ile Ukrayna arasında vuku bulan çatışma neticesinde dünya genelinde enerji krizi baş gösterdi ve tüm enerji sektörü bu gelişmelerden dramatik bir şekilde etkilendi. Ülkemizin bu krizden en az hasarla çıkması için enerjide ithalat bağımlılığımızı olabildiğince azaltacak politikalar benimsiyoruz. 2017'de Milli Enerji ve Maden Politikamız kapsamında yerli ve yenilenebilir enerji potansiyelimizden maksimum seviyede faydalanabilmek için birçok uygulamayı hayata geçirdik. Özellikle YEKDEM, lisanssız elektrik üretimine ilişkin yatırım ortamının oluşturulması konusunda ve YEKA modeliyle elektrik kurulu gücümüzde yerli ve yenilenebilir odaklı gözle görülür bir ilerleme kaydettik. Son durumda, 2022 Haziran ayı sonu itibarıyla elektrik kurulu gücümüz 101.518 MW olarak gerçekleşti. Bu kapasitenin %65,3'i yerli, %54,1'lik kısmı yenilenebilir enerji kaynaklarından oluşuyor.

ELEKTRİKTE ÜRETİM KAPASİTESİ ARTACAK

Bunun yanı sıra, ülkemizde elektrik üretim kapasitemizin arttırılma çalışmalarına devam ediyoruz. 2022 yılının ilk 6 ayında 2.196 MW değerinde bir kurulu güç devreye aldık. Yerli ve yenilenebilir kapasitemize büyük katkı sağlayacak olan Artvin ilinde tesis edilen ve 558 MW kurulu gücündeki Yusufeli Barajı ve HES, su tutma işlemleri sonrasında önümüzdeki süreçte elektrik üretim sistemimize dahil olacak. Ayrıca 2023 yılında 1.200 MW kapasiteli ilk ünitesini devreye almayı planladığımız Akkuyu Nükleer Güç Santraliyle de enerji portföyümüze önemli bir esneklik kazandıracağız. Enerjide dışa bağımlılığı azaltmak adına Sakarya Gaz Sahasında keşfettiğimiz doğal gazı önümüzdeki yıl içerisinde devreye alarak vatandaşlarımızın bir an önce kullanımına sunmayı hedefliyoruz.

DOĞAL GAZ DEPOLAMADA BÜYÜK ADIM

Ülkemizdeki doğal gaz arz güvenliğini sağlamak adına son yıllarda önemli yatırımlar gerçekleştirdik. 2015'te günlük giriş kapasitesi 196 mcm iken yapılan yatırımlar ile birlikte bu değer 360 mcm seviyesinin üzerine çıkardık. Ayrıca TürkAkım ve TANAP projelerini de tamamlayarak devreye aldık. Mevcut LNG tesislerimizin kapasitelerini artırdık ve iki adet FSRU tesisini ülkemize kazandırdık. Yer altı doğal gaz depolama konusunda da büyük adımlar attık. Tuz Gölü Yer Altı Doğal Gaz Depolama Tesi'ni devreye aldık. Bu kapasiteye ek olarak kapasite genişleme çalışmaları hem Tuz Gölü'nde hem de Silivri'de yer alan tesislerde devam ediyor. Çalışmalar tamamlandığı zaman her iki tesisimiz toplam 10 milyar metreküplük doğal gaz depolama kapasitesine sahip olacak.

2022 ENERJİ YATIRIMLARI

% 32,61 RES

% 31,91 TERMİK

% 15,65 GES

% 13,60 Biyokütle, Atık Isı, Jeotermal

540 MİLYAR METREKÜPLÜK DOĞAL GAZ KEŞFİ

"Milli Enerji ve Maden Politikamız çerçevesinde yerli üretimimizi artırmak ve uluslararası hukuktan kaynaklı haklarımızı korumak için sahip olduğumuz ruhsat alanlarında Fatih, Yavuz, Kanuni ve Abdülhamid Han, Barbaros Hayreddin Paşa ve Oruç Reis gemilerimizle arama ve sondaj çalışmalarımıza devam ediyoruz" diyen Bakan Dönmez, bu çerçevede, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı tarafından Sakarya Gaz Sahasında, 540 milyar metreküplük büyük bir doğal gaz keşfi yaptıklarını müjdeliyor.

Hâlihazırda tüketilen doğal gazın %1'inin üretilebildiği Türkiye'de, Sakarya sahasında yapılan keşfin enerji arz güvenliğine önemli katkılar sağlayacağını anlatan Bakan Dönmez, öte yandan Karadeniz'de sismik çalışmaların da devam ettiğine işaret ediyor ve ekliyor: "Elde edilecek verilere göre yeni sondaj kuyularının açılmasını planlıyoruz. Sakarya Sahasından çıkarılan gazı inşallah 2023 yılında milletimizle buluşturacağız. Doğal gaz arz temini noktasında da Rusya ile mevcut sözleşmelerimiz devam ediyor. Halihazırda TürkAkım ve Mavi akım boru hatlarından yıllık 14,5 bcm gaz temin ediyoruz. Doğal gaz ve petrol arz kaynaklarının çeşitlendirilmesi için çalışmalar yapıyoruz. Bu konuda kaynak ülke ve güzergah çeşitliliğimizi artırmaya gayret ediyoruz."

EN ÇOK OKUNANLAR