Dijital Dönüşüm

29 Mayıs 2024 11:53

Türkiye, dijital sağlık alanında küresel oyuncu olma yolunda ilerliyor

Dijital teknolojilerdeki yükseliş her alanı olduğu gibi sağlık sektörünü de etkiliyor. Eczacıbaşı İlaç Sınai ve Finansal Yatırımlar CEO'su ve Eczacıbaşı Evital Başkanı Emin Fadıllıoğlu, "Ülkemizin çözüm üretebilme yeteneği ve beyin gücü, bizi bu alanda öne çıkaran en önemli unsurlar arasında yer alıyor" diyor.

Eczacıbaşı İlaç Sınai ve Finansal Yatırımlar CEO'su ve Eczacıbaşı Evital Başkanı Emin Fadıllıoğlu ile yaratıcı yapay zekanın sağlık sektöründeki etkileri, Türkiye'nin dijitalleşen sağlık alanındaki konumu ve büyümesi için atılması gereken adımları ile Eczacıbaşı'nın çalışmaları üzerine konuştuk.

> Dijital teknolojilerin yükselişi sağlık sektörünü nasıl etkiliyor?

Son 20 yıl, teknolojinin yükselişine ve hayatımızın her alanını dönüştürmesine şahitlik ettiğimiz bir dönem oldu. Bilişim, eğitim ve finans gibi sektörlerin köklü değişimlere uğramasıyla birlikte, sağlık sektöründe de önemli gelişmeler yaşanıyor. Uzun zamandır konuşulan ve hayatımızın her alanına nüfuz eden yaratıcı yapay zeka, dünyanın dönüşüm hızını geride bırakacak bir ivmeyle ilerliyor.

Yakın geçmişte sınırlı veri işleme kapasitesine sahip olan yaratıcı yapay zeka sistemleri, örneğin ChatGPT 4 gibi uygulamalarda, 2 trilyon veri noktasını işleyerek geleceğe dair öngörüler sunabiliyor. Bu durum, tarihsel bir dönüm noktasında olduğumuzu açıkça gösteriyor.

Bu gelişmenin sağlık sektörüne yansımasını yatırımlar açısından incelediğimizde, sağlık teknolojilerinin finteklerle birlikte dünyada en fazla yatırım alan sektör olduğunu görüyoruz. 100'den fazla yeni büyük konu ortaya çıkarken, sadece start-up'ların mevcut değeri 2 trilyon doları aşmış durumda. Bu da yeniliklere açık olan sağlık sektörünün yatırımların da odağı haline geldiğini gösteriyor.

Ürün yelpazesi açısından bakıldığında ise çok daha hızlı ürünlere erişim imkanı sunan bir döneme giriyoruz. Hastaya ve sağlığa erişim modelleri tamamen değişiyor, zamandan ve mekândan bağımsız hale geliyor.

"YARATICI YAPAY ZEKA, SAĞLIK SEKTÖRÜNÜ DÖNÜŞTÜRME POTANSİYELİNE SAHİP GÜÇLÜ BİR ARAÇ"

> Yaratıcı yapay zekanın sağlık sektöründeki yerini nasıl değerlendirirsiniz?

Yaratıcı yapay zeka, sağlık sektörünü kökten değiştiren en önemli teknolojik gelişmelerden biri. Başta hasta yolculuğu olmak üzere, teşhis ve tedavi gibi birçok alanda devrim yaratma potansiyeline sahip.

Günümüzde yaratıcı yapay zeka, yılda ortalama 30 milyar gigabyte sağlık verisini işleme kapasitesine sahip. Bu, manuel yöntemlerle ulaşılamayacak derinlemesine analizler yapılmasını ve hastalıkların teşhis süreçlerinde doktorlara önemli destekler sunulmasını mümkün kılıyor. Ayrıca büyük veri analizleri sayesinde hastalıkların %70 oranında daha erken teşhis edilmesi sağlanabilecek.

Aynı zamanda, yeni ilaçların geliştirilmesi sürecini de hızlandırıyor. Gartner'ın öngörülerine göre, 2025 yılı itibarıyla yeni ilaçlar ve hammadde tedarikleri, %30'dan daha yüksek bir oranla yaratıcı yapay zeka kullanılarak keşfedilecek. Yeni ihtiyaç duyulan ilaçların tespiti ve test süreçleri, yaratıcı yapay zekanın öğrenme ve tahmin yetenekleri sayesinde önümüzdeki dönemde daha hızlı ve maliyet etkin hale gelebilir.

Bununla birlikte, önümüzdeki 10 yıl içinde kuantum hesaplama ve sofistike sensörler gibi yeni teknolojiler, hastalıkların teşhis ve tedavi süreçlerini daha hızlı ve daha odaklı hale getirecek. Bugün, ilaç sektöründe yaratıcı yapay zekanın yeni bir ürün geliştirme hızını beş kat artırdığını söyleyebiliriz. Bu durum tedaviye erişim hızının her geçen gün arttığını gösteriyor. Ayrıca hastaların genetik kodları, yaşam alışkanlıkları, çevresel faktörleri gibi daha fazla verinin işlenmesi sayesinde tedaviler kişiselleşiyor ve daha güvenilir hale geliyor. Teşhis koyma, hastalık tahmini ve tedavi önerileri gibi kritik alanlarda kullanılarak, sağlık hizmetlerinin kalitesini artırıyor. Hedefli tedaviler başta olmak üzere birçok alanda hastalığa ve kişiye özel, odaklı bir tedavi yolculuğu için önemli gelişmeler yaşanmaya devam edecek.

Sonuç olarak yaratıcı yapay zeka, sağlık sektörünü dönüştürme potansiyeline sahip güçlü bir araç. Hasta yolculuğunu, tedaviye erişimi ve ilaç geliştirme süreçlerinde köklü değişiklikler yaparak, daha sağlıklı ve uzun bir yaşam sürmemize katkıda bulunmaya devam edecektir.

"YATIRIM VE MEVZUAT DÜZENLEMELERİ KİLİT ROL OYNUYOR"

> Türkiye, dijitalleşen sağlık sektörünün hangi noktasında yer alıyor?

Globalde olduğu gibi Türkiye'de de artan sağlık sistemi maliyetleri, karşılaşılan sorunlar ve değişen beklentiler, sağlık sisteminin yeniden yapılandırılması ihtiyacını doğurdu. Bu kapsamda, sağlık sisteminde maliyetlerin etkin yönetilmesi, hizmet kalitesi ve veriminin artırılması, önleyici sağlık hizmetlerinin sunulması ve yaşam kalitesinin iyileştirilmesi amacıyla sağlık alanında dijital teknolojilerden yararlanmak önemli bir adım haline geldi.

Ülkemizin çözüm üretebilme yeteneği ve beyin gücü, bizi bu alanda öne çıkaran en önemli unsurlar arasında yer alıyor. Kişisel sağlık kaydı sistemleri (e-nabız), hastane yönetim sistemleri, elektronik reçete sistemleri ve dijital sağlık kayıtlarının entegrasyonu gibi yenilikçi uygulamalar ve yaratıcı yapay zeka destekli teşhis uygulamaları, veri destekli görüntüleme programları, robotik cerrahi vb. ileri teknolojilerin sağlık hizmetlerine entegre edilmesi sayesinde sağlığa ve dataya erişimde ve dijitalleşmede dünyadaki pek çok ülkeden daha iyi durumdayız. Bu da hem dijitalleşme ekosistemi hem de içindeki oyuncular açısından Türkiye'yi oldukça avantajlı bir konuma getiriyor.

Ancak bu alanın daha da büyüyebilmesi için bir diğer önemli konu yatırım unsuru. Dijital sağlık alanındaki girişimlerin ve inovasyonların gelişmesi için yatırıma hızlı erişim ve global bir bakış açısına sahip olmak kritik önem taşıyor. Bu bağlamda, global bir şirket ekosistemi yaratmak ve Türkiye'den global oyuncular çıkarabilmek için yatırım ve mevzuat düzenlemeleri kilit rol oynuyor.

Sağlık inovasyonu diyebilmek için herhangi bir ülkede yeterince iyi olmak yetmiyor, global çözümler sunabilmek de önemli bir kilit başarı faktörü. Bu nedenle, Türkiye'nin dijital sağlık alanında küresel bir oyuncu haline gelebilmesi için yatırıma hızlı erişim ve mevzuatta global rekabetçi olmaya odaklanması gerekiyor

> Eczacıbaşı, bu değişen dünyada kendisini nasıl konumluyor, sizin bu yönde attığınız adımları öğrenebilir miyiz?

Eczacıbaşı, 82 yıldır Türkiye'de faaliyet gösteren sağlık alanındaki önemli oyuncuların başında geliyor. Sağlık trendlerini ve geleceğini her zaman yakından takip eden Eczacıbaşı Sağlık grubu olarak değişim rüzgarlarını gelişmek için bir fırsat olarak görüyoruz.

Biz sadece ürün üreten bir şirket olmanın çok ötesinde, hizmet sunan bir sağlık ekosistemi olarak kendimizi konumlandırıyoruz. Bu kapsamda, Eczacıbaşı İlaç Pazarlama, Eczacıbaşı Monrol ve Gensenta ile seçilmiş alanlarda ürün yelpazesine katkıda bulunurken, dijital sağlık şirketimiz Evital ile de çözüm arayanlar ile çözüm sunucularını bir araya getiren bir platform sunuyoruz. Eczacıbaşı Sağlık olarak bizi özel kılan en önemli unsur, bu entegre bakış açısı ve hastanın tedavi sürecine aktif olarak dahil olduğu bir ekosistem sunmamız.

Öte yandan, hızlı değişen bir dünyada her şeyi tek başınıza yapmak mümkün değil. Rekabet gücü hala çok önemli, ancak ortaklaşma gücünün her geçen gün daha önemli hale geldiğine inanıyoruz. Bu fikirle, en önemli önceliğimiz olan sunduğumuz sağlık çözümlerinin topluma ve hastalara fayda sağlaması için her türlü ortaklığı ve iş birliğini değerlendiriyoruz.

> DİSADER'in çalışmalarından bahseder misiniz?

Dijital sağlık alanındaki tüm gelişmeleri yakından takip etmek, ekosistemin sağlıklı büyümesine katkı sağlamak ve ülkemizi global düzeyde rekabetçi konuma taşımak amacıyla 2023 yılında önemli bir adım attık ve Dijital Sağlık Derneği'ni (DİSADER) kurduk.

Hedefimiz; tüm dijital sağlık uygulamalarının, geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması, mevzuatsal gelişimine katkıda bulunulması, ulusal ve uluslararası kişi, kurum ve kuruluşlarla ortak çalışılması, uluslararası rekabet gücünü artıracak politika önerilerinin geliştirilmesi, etik ve açık bir ekosistemin oluşturulmasına katkı sağlanması.

Bunun yanında bilgi teknolojileri, mobil uygulamalar ve giyilebilir sağlık teknolojileri aracılığıyla ölçülebilir ve erişilebilir, kişiye özel, akut ya da kronik sağlık sorunlarında koruyucu/tedavi edici/rehabilite edici bir fonksiyona sahip olan ve sürdürülebilir iyilik halini destekleyen uzaktan sağlık hizmeti sunumu için toplumu bilgilendirmeyi ve toplumda bilinçli farkındalık yaratmayı da amaçlıyoruz. Bu hedeflere ulaşmak için Temsil, Mevzuat ve Etik ve Açık Ekosistem olmak üzere üç farklı komisyon dijital sağlık alanının farklı bir boyutuna odaklanarak çalışmalar yürütüyor.

EN ÇOK OKUNANLAR